Öğrencilerin ‘ışkın’ın akciğere faydalarıyla ilgili projesi TÜBİTAK’tan ödül getirdi
Erzurum

Erzurum başta olmak üzere çevre illerindeki dağlarda doğal yetişen “ışkın” bitkisinin faydalarını araştırmak isteyen Prof. Dr. Necmettin Erbakan Fen Lisesi 10. sınıf öğrencileri Muhammet Haktan Kalaoğlu ve Ömer Faruk Korkmaz çalışma başlattı.

Biyoloji öğretmeni Özlem Türkez ile “İn Vitro Akciğer Hasarı Modelinde Çevresel Kirleticilerin Neden Olduğu Biyokimyasal ve Moleküler Toksitiye Karşı Yeni Bir Koruyucu: Rheum Ribes (Işkın)” projesini hazırlayan öğrenciler, laboratuvarda araştırma yaptı.

Öğrenciler, akciğer ve solunum rahatsızlığına karşı “ışkın” bitkisinin faydalarıyla ilgili elde ettikleri sonuçlar ve laboratuvar verileriyle TÜBİTAK yarışmalarına katıldı.

Bölge yarışlarının ardından katıldıkları Türkiye finalinde 27 proje arasından biyoloji alanında ikinci olan öğrenciler, ödüllerini 2 Haziran’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki “53. TÜBİTAK Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Ödül Töreni”nde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’tan almanın mutluluğunu yaşıyor.

Öğretmen Özlem Türkez, AA muhabirine, laboratuvar ortamında doku kültürü tekniğiyle çoğaltılan insan hücreleri üzerinde çalışma yapıldığını söyledi.

Hücrelerin çevre kirleticilere maruz bırakılarak hasar düzeyi tespit edilip sonra da ışkın ekstresi muamelesiyle koruyucu potansiyelinin araştırıldığını anlatan Türkez, “Elde ettiğimiz çalışmalar neticesinde ileri farmakolojik çalışmalarla da bu bitkiden ilaç etken maddeleri elde edilebileceği düşündük.” dedi.

Öğrencilerden Muhammet Haktan Kalaoğlu, bölgede yaygın tüketilen ışkın bitkisinin halk arasında kanser ile şeker hastalığına iyi geldiği bilgisi üzerine proje hazırladıklarını anlattı.

Bitkinin özelliklerinin daha fazla olacağını düşünerek çalışma yaptıklarını dile getiren Kalaoğlu, şöyle devam etti:

“Bu bitkiyi akciğere çok benzettik. Bu yüzden ışkının akciğer koruyucu potansiyelini araştırdık. Projemizde ışkının akciğer koruyucu potansiyelini gördük. Bitkinin kök ve gövde kısımlarının sulu ekstre kısımlarını çıkardık ve deneylerimizi yapmaya başladık. Deneylerimizde toplam toksit seviyesine, DNA hasar tayinine ve bazı gen ifade düzeylerine baktık. Işkın bitkisinin akciğerlerimizi koruduğunu gözlemledik.”

Beştepe’de ödülü almanın mutluluğunu yaşadıklarını belirten Kalaoğlu, ödülün ileride yapmak istediği bilim araştırmalarında önemli bir rol model olacağını kaydetti.

“Bu ödül beni bilim adına çalışmaya sevk etti”

Öğrencilerden Ömer Faruk Korkmaz ise Kovid-19 sürecinde akciğerleri korumanın öneminin daha fazla arttığını hatırlattı.

Işkın bitkisinin faydalarını laboratuvarda araştırdıklarını anlatan Korkmaz, “Bu deneylerle şu sonuçlara vardık; ışkın bitkisi azalan hücre canlılığımızı artırmış oldu. Toplam oksidan seviyemizi, DNA hasar düzeyimizi azalttı ve kontrol hücre ölümüne yarayan genleri düzenledi. Yani hücre ölümlerini azaltmış oldu. Bu ödül bana gelecekte yapacağım çalışmalar için ümit verdi, heveslendirdi ve bilim adına çalışmaya sevk etti.” diye konuştu.

ASELSAN, mühendis ve çalışanlarını kendi lisesinde yetiştiriyor
Ankara

Teknoloji ve bilimin liderliğinde, dijital çağın ihtiyaçlarına uygun bireyler yetiştirmek hedefiyle MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile ASELSAN arasında imzalanan protokol kapsamında, Eylül 2019’da eğitim ve öğretim hayatına başlayan meslek lisesi, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınavda ilk yüzde 1’lik dilime giren öğrencilerin tercihi oluyor.

ASELSAN ile geliştirilen eğitim programı sayesinde, son teknolojiyle donatılmış atölye ve laboratuvarlarda eğitim gören öğrencilerin, elektrik-elektronik ile makine ve tasarım alanlarında erkenden uzmanlaşma sürecine girmesi ve böylece nitelikli iş gücünün milli savunma sanayine kazandırılması hedefleniyor.

“ASELSAN kendi mühendisi ve çalışanını burada yetiştirmiş oluyor”

AA muhabirine konuşan Makine ve Tasarım Teknolojisi Alanı Şefi Mustafa İmamoğlu, okulda ASELSAN tarafından kurulan atölyeler bulunduğunu, ayrıca her hafta ASELSAN’dan bir mühendisin derslerde şirket ile okul arasındaki iletişim ve koordinasyonu sağladığını söyledi.

ASELSAN’ın, okulda çok aktif şekilde yer alarak kendi kültür ve ruhunu öğrencilere taşıdığını belirten İmamoğlu, “Aslında ASELSAN kendi mühendisini ve çalışanını burada yetiştirmiş oluyor.” dedi.

Okuldaki CNC freze ve torna atölyelerinin ASELSAN tarafından donatıldığını ve öğrencilerin burada üç aşamalı eğitim gördüğünü anlatan Mustafa İmamoğlu, şöyle konuştu:

“İlk önce çocuklarımız hayal ediyor, daha sonra tasarıma dönüştürüyor ve en sonunda üretim aşamamız var. Bu aşamada üretim ve kalite kontrol kısmımız var. Çocuklarımız burada tasarladıkları çizimlerin tamamını üretebiliyor. O donatım ve yeteneğe sahibiz. Atölyede yine ASELSAN tarafından hibe edilmiş koordinat ölçüm makinesini kullanarak, Bilgisayarlı Sayısal Kontrol tezgahlarında üretilen malzemelerin kalite ve uygunluk kontrolünü yapıyoruz. Böylece ortaya çıkan ürün, herhangi bir mekanik mekanizmada ya da bir sistemde kullanılabilecek bir ürün haline geliyor.”

“ASELSAN, liseden mezun olan öğrencilere istihdamda öncelik verecek”

Okul Müdürü Yasin Özdemir ise okulun, 2019-2020 eğitim-öğretim yılında ilk öğrencilerini kabul ettiğini, okulda hazırlıkla birlikte 5 yıllık program uygulandığını belirtti.

Öğrencilerin elektrik-elektronik ile makine ve tasarım teknoloji alanlarında eğitim alabildiğini belirten Özdemir, “Her bir alan için ayrı ayrı birer dal mevcuttur. Elektrik-elektronik alanında savunma elektronik sistemleri dalı, makine alanında ise savunma mekanik sistemleri dalı mevcuttur.” dedi.

Özdemir, iş birliği protokolüne göre, okuldaki atölyeleri de donatan ASELSAN’ın, liseden mezun olan öğrencilere istihdamda öncelik vereceğini anlatarak, şunları kaydetti:

“Donatılan bu atölyelerde ASELSAN uzmanlarınca okul öğretmenlerine ders verildi. Öğretmenlerimiz de bu alandaki eğitimlerini öğrencilerimize aktarmaktadır. Protokol kapsamında, her yıl yenilenen bir şekilde öğrencilerimizin yüzde 10’luk bir bölümüne ASELSAN tarafından başarı bursu verilmektedir. Bu burs, araştırma üniversitelerinde eğitim-öğretimine devam edecek öğrencilerimize verilmeye devam edilecektir. Okulumuza her iki alanda da merkezi sınav sistemiyle öğrenci alınıyor. 2021’de elektrik-elektronik alanı için 60 öğrenci alındı ve bu öğrenciler ilk yüzde 3,8’lik dilimden geldi. Makine alanına da ilk yüzde 5’lik dilimden 60 öğrenci alındı. 2022 yılında her iki alana 48’er öğrenciden toplam 96 öğrenci alınacak. Bu öğrencilerle, 24 kişilik 4 şubede eğitim-öğretime devam edeceğiz.”

“Artık yazılım mühendisi olmak istiyorum”

Öğrenci Ekin Ebrar Köksal da önceleri elektrik-elektronik mühendisliğini istediğini, ancak liseye başladıktan sonra fikrini değiştirerek yazılım mühendisi olmaya karar verdiğini söyledi.

Bu sene Şanlıurfa’da düzenlenen 14’üncü Uluslararası MEB Robot Yarışması’na katılacaklarını aktaran Köksal, yarışmaya talep çok fazla olduğu için önce yazılı sınava tabi tutulduklarını, sonra mülakata alındıklarını anlattı.

Bunlardan geçen öğrenciler arasında 12 kişiden 7 takım oluşturulduğunu ifade eden Ekin Ebrar Köksal, “Bu takımlarımızda, 2 hızlı çizgi izleyen robot, 3 mini sumo, 1 mini-drone ve 1 tasarla-çalıştır robotu bulunmakta. Ben hızlı çizgi izleyen robot takımındayım ve robotumuzun denemesini yapmak için arkadaşımla beraber bir pist kurduk. Ardından yazılımını ve maketini hazırladık. Yarışmada 4 ayrı çizgide ilerleyen robotlar olacak ve parkuru en hızlı tamamlayan birinci olup üst tura geçecek. En son 4’e kalan robottan ilk üçü ödül almaya hak kazanacak.” diye konuştu.

Köksal, diğer liselere göre bu tür yarışmalara daha fazla katıldıklarını dile getirerek, proje aşamalarında teknik açıdan birçok yetenek kazandığını, ayrıca takım arkadaşlarıyla da iş birliği geliştirmeyi öğrendiğini kaydetti.

Buca Atatürk Spor Lisesinde ‘madalyalı sporcular’ yetişiyor
İzmir

Öğrencilerin erken yaşta spora yönlendirilmesi, yetenekli öğrencilerin keşfedilmesi ve uluslararası alanda Türkiye’yi temsil edecek sporcu yetiştirmeye yönelik çalışmalar yürütülen okul, bütün spor alanlarında öğrenci alıyor.

Ortaokul notu ortalaması ve yetenek sınavı sonuçlarına göre öğrenci kabul eden lisede, çeşitli branşlarda dereceye giren sporcular eğitim görüyor.

İlk 2 yıl, tüm liselerdeki genel dersleri alan öğrencilere, 11 ve 12. sınıflarda antrenman, temel spor, spor yönetim organizasyonu, spor psikolojisi, takım ve bireysel sporlar konularında eğitimler veriliyor.

Buca Atatürk Spor Lisesinde, eğitimine devam eden 420 öğrencinin 350’si lisansı sporcu olarak ulusal ve uluslararası organizasyonlara katılıyor. Öğrenciler, karateden güreşe, atletizmden yüzmeye, halterden boksa kadar amatör branşlarda aktif yer alıyor.

Türkiye’yi uluslararası organizasyonlarda temsil etmenin gururunu yaşayan okuldaki öğrenciler, bu yıl şimdiye kadar katıldıkları kick boks, tekvando, atletizm, yüzme, güreş gibi branşlardaki yarışmalarda 172 madalya kazandı.

Öğrenciler hedeflerini anlattı

Öğrencilerden 16 yaşındaki Elif Ceren Şanlı, AA muhabirine, 9 yaşından itibaren kick boks sporuyla uğraştığını ifade ederek, bu süreçte bir süre önce yıldızlar branşında Türkiye şampiyonluğu yaşadığını anlattı.

Ordu’daki organizasyonda gençler branşında Türkiye şampiyonu, geçen ay İstanbul’da gerçekleştirilen 7. Uluslararası Kick Boks Dünya Kupası’nda ise üçüncü olduğunu aktaran Elif Ceren Şanlı, şunları kaydetti:

“Çok pasif, öz güvensiz bir kız çocuğuydum. Sonra maçlara çıkmaya başladım. Hırs yapınca devam ettim, bu şekilde kendime hırs edindim ve devam ettim. Sonra zaten gerisi geldi. Ailem, arkadaşlarım, okulumu gururlandırdıkça devam edeceğim. Bundan sonraki turnuvam bu ay Kocaeli’de yapılacak. Orada da inşallah Türkiye şampiyonu olursam, Dünya Şampiyonası’nda ülkemi ve bayrağımı temsil edeceğim. Oradan da dereceyle, şampiyonlukla dönmek şu an en büyük hedefim. Daha sonra da büyüklerde maçlara çıkıp artık dünyaya adımı duyurmak istiyorum.”

10. sınıf öğrencisi Kaan Yelaldı ise 9 yıldır tekvandoyla ilgilendiğini ve Türkiye şampiyonlukları elde ettiğini söyledi.

Muğla’da düzenlenen Gençler Türkiye Tekvando Şampiyonası’nda birinciliği elde ederek Senegal’de düzenlenecek Dünya Şampiyonası’na katılmaya hak kazandığını vurgulayan Yelaldı, “İnşallah dünya şampiyonu olmak istiyorum. Sonrasında ise olimpiyatlar… Liseden sonra üniversiteye gitmeyi hedefliyorum. Beden eğitimi öğretmeni ve aynı zamanda da antrenör olmak istiyorum. Çok hareketli olduğum için ailem beni tekvandoya yönlendirmiş. İyi ki de öyle olmuş, bu sporu çok seviyorum. Okulda da bu anlamda en güzel şekilde çalışmalar yapıyoruz.” diye konuştu.

Okul müdürü Vasfi Çetin, Buca Atatürk Spor Lisesinin, yetenekli öğrencilerin kendilerini geliştirebilmesi, kariyer elde etmesi ve sporun heyecanını doyasıya yaşamaları için adeta pusula görevi gördüğünü dile getirdi.

Öğrencilerinin bugüne kadar birçok branşta önemli dereceler elde ettiğini vurgulayan Çetin, “Okulumuzda 420 öğrencimiz var, bunların 350’si lisanslı. Bu öğrencilerimiz son dönemde yarışmalara katıldı. Özellikle birçok alanda Türkiye şampiyonluğu elde ettiler. Buraya gelen her öğrencimiz, kulüp ve okulla iş birliği içerisinde antrenörlerinin idman takvimi çerçevesinde hazırlıklarını yapıyor.” ifadelerini kullandı.

Meslek lisesi öğrencileri mezun olmadan iş teklifi alıyor
Trabzon

Trabzon Prof. Dr. Necmettin Erbakan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde eğitim gören öğrencilerin yüzde 80’i mezun oldukları branşta istihdam ediliyor.

Okuldaki otomotiv elektromekanik, iş makineleri, boya ve gövde ile elektrikli araçlar bölümlerinde eğitim alan öğrencilere daha mezun olmadan iş teklifleri geliyor.

İlk mezunlarını 2019 yılında veren liseden bugüne kadar 224 öğrenci mezun olurken, öğrencilerden 179’u Trabzon’da çeşitli sektörlerde istihdam edildi.

Okul yönetimi de bu yıl ilk kez öğrencilerine yönelik hazırlanan “Mesleki Eğitim Öğrenci ve Personel Hareketliliği” kapsamında yurt dışında staj yaparak, yeni teknolojileri tanıma imkanı sundu.

Proje kapsamında “Avrupa Birliği (AB) Ülkelerinde Motorlu Araçlarda Önleyici Bakım Stajı” için 10 öğrenci ve 2 öğretmen 20 Mart- 9 Nisan tarihleri arasında İspanya’nın Marbella şehrine ziyaret gerçekleştirdi.

Öğrenciler, staj yapacakları ülkede araç servislerindeki işçilerle bir arada çalışarak, önleyici bakım konularında okuldaki eğitimlerini pekiştirdiler.

Staj yaptıkları servislerde kendilerini ispat eden öğrencilere, mezun olduklarında okul tarafından verilen AB’de geçerli mesleki yeterlilik belgesi sayesinde iş teklifi de yapıldı.

Okul müdürü Halil İbrahim Aydın, AA muhabirine, motor alanında eğitim veren bir okul olduklarını ifade ederek, hem akademik anlamda hem de sanayi ihtiyacını karşılayacak mesleki anlamda teknik altyapıya sahip öğrencileri yetiştirerek, sanayinin gelişimine destek verdiklerini söyledi.

Öğrencilerin okulda edebiyat, kimya, matematik derslerinin yanı sıra resim ve müzik alanında da eğitim aldıklarını belirten Aydın, “Özellikle müzik ve resim eğitimlerini okul olarak önemsiyoruz. Sanat eğitimine sahip öğrencilerin mesleğinde hayal eden, daha nitelikli, vasıflı ve becerikli olacaklarını düşünüp, bu alandaki eğitimlerimize daha çok ağırlık vermekteyiz.” diye konuştu.

Aydın, sınıfları her dersin özelliğine göre düzenlediklerini dile getirerek, AB projeleri kapsamında da öğrencilerine yurt dışında staj imkanı sunduklarını ifade etti.

Ülkenin gelişmesi için mesleki eğitim alan öğrencilerin potansiyelini artırmak gerektiğine vurgu yapan Aydın, “Hem sanayinin hem de fabrikalarımızın arzu ettiği nitelikteki öğrencileri ilgili alanlara yönlendirmeliyiz. Bu şekilde de ihtiyaç olan istihdamı karşılayabiliriz. Okulumuzdan 2019 yılından beri mezun olan 224 öğrencimizin yüzde 80’i gerek iş yerlerinden gelen tekliflerle gerekse ihtiyaç mukabilinde mezun oldukları sektörde istihdam ediliyorlar. Çünkü talep günden güne artıyor, meslek lisesi öğrencileri 18-19 yaşında istihdam edilmek üzere iş bulabiliyorlar.” dedi.

“Meslek liselerimiz çok değerli”

Aydın, mesleki eğitimin bir hazine kadar değerli olduğunu aktararak, “Bunu işleyecek mahir ellere sahip öğrencilerin okulumuza gelerek, kendilerini keşfetmesini bekliyoruz. Meslek liselerimiz çok değerli. Gelişmiş ülkelerde mesleki eğitimler yüzde 65 oranında, ülkemizde ise yüzde 40’a dayandı ama sanayi ülkesi ya da teknoloji toplumu olmak istiyorsak mesleki eğitimin öğrenci potansiyelini de üst seviyelere taşımalıyız.” ifadelerine yer verdi.

AB Erasmus projeleri kapsamında ilk etapta öğrencilerini staj yapabilmeleri için İspanya’ya gönderdiklerini belirten Aydın, şunları kaydetti:

“Şu anda Almanya ve Romanya’da staj yapan öğrencilerimiz geldiler. Öğrencilerimizin yurt dışında staj gördüğü yerlerden geri dönüşler çok olumlu oldu. Öğrencilerimizin başarılarından dolayı firmalardan iş teklifleri geldi. Öğrencilerin ve bizlerin iletişim bilgilerini alan firmalar, çocuklarımız 11. sınıf oldukları için gelecek dönem mezun olmalarını takip ediyorlar. Bu teklifler bizleri oldukça gururlandırıyor, idareci olarak mutlu oluyoruz, öğretmenlerine de teşekkür ediyorum.”

İspanya’da staj yapan Ömer Faruk Düğdü de 17 yaşında yurt dışını görmenin güzel bir deneyim olduğunu kaydederek, İspanya stajı hakkında bilgi verdi.

Düğdü, okulda aldıkları eğitimi İspanya’da pekiştirdiklerini ifade ederek, “Yeni teknolojileri öğrenme fırsatımız oldu. Staj yaparken benim gibi birkaç arkadaşıma orada çalışma teklifinde bulundular.” diye konuştu.

11. sınıf öğrencisi Efe Çuval da fabrikada çalışan işçilerle çevirmenler aracılığıyla görüştüklerini belirterek, işleyişin sistematik olarak ilerlediğini söyledi.

Mezun olmadan iş bulma imkanının okulun kendilerine tanıdığı en güzel avantaj olduğuna dikkati çeken Çuval, “18 yaşında iş sahibi olacağım. Okul müdürümüz ve öğretmenlerimiz staj konusunda yardımcı oluyorlar, bizleri yetiştiriyorlar.” ifadelerini kullandı.