İngiltere Başbakanı Johnson’dan Kiev ziyareti

Rusya- Ukrayna savaşı devam ederken, İngiltere Başbakanı Boris Johnson, 2‘nci kez Ukrayna’nın başkenti Kiev’e geldi. Liderler, ikili görüşmenin ardından ortak açıklamada bulundu. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy yaptığı açıklamada, “İngiltere, bu savaşta Ukrayna’ya verdiği desteğin sağlam ve kararlı olduğunu kanıtladı. Ülkemizin dostu Boris Johnson’ı tekrar Kiev’de gördüğüme sevindim” dedi.

İngiltere Başbakanı Johnson, Devlet Başkanı Zelenskiy’e 120 günde Ukrayna ordusundaki 10 bin askere eğitim verme önerisinde bulunduğunu belirterek, “Ukraynalı askerler, ulusunuzun egemenliğini savunmak için Birleşik Krallık füzelerini ateşliyor. Devlet Başkanı Zelenskiy’e bu savaşın denklemini değiştirebilecek büyük bir yeni askeri eğitim programı önerdim” ifadelerini kullandı.

Açıklanan yeni eğitim programında her askerin 3 hafta boyunca ön cephede savaş kazanma becerilerinin yanı sıra temel tıp eğitimi, siber güvenlik ve karşı patlayıcı taktikleri eğitimleri alması bekleniyor.
Görüşmede ayrıca liderlerin, İngiltere’nin eğitim teklifinin yanı sıra, Rusya’nın tahıl ablukasını sona erdirmede İngiltere’nin nasıl bir rol alabileceği konusu da tartıştığı öğrenildi. İngiltere Başbakanı Johnson en son 9 Nisan’da Ukrayna’yı ziyaret etmişti.

İngiltere, Ukrayna’ya askeri eğitim önerdi
Londra

Johnson; Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve İtalya Başbakanı Mario Draghi’nin Ukrayna‘ya yaptığı ortak ziyaretten bir gün sonra Kiev’e gitti.

Times gazetesi, Johnson’ın, Almanya ve Fransa’nın da aralarında olduğu Avrupa ülkelerinin Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy‘e “kötü bir barış anlaşmasını” kabul etmesi için baskı yapmaya çalışacaklarından giderek daha fazla endişe ettiğini yazdı.

Rusya‘nın 24 Şubat’ta başlattığı saldırının ardından ikinci kez Kiev’i ziyaret eden Johnson, Zelenskiy ile ortak bir açıklama yaptı.

Ziyaretiyle “İngiltere sizinle ve siz galip gelene kadar da sizinle birlikte olacak.” mesajını vermek istediğini söyleyen Johnson, askeri eğitim programı teklif etti.

Ukrayna askerlerin hem uluslarının egemenliğini hem de özgürlüklerini savunmak için savaştığını kaydeden İngiliz Başbakan, “Bu yüzden Zelenskiy’e, bu savaşın denklemini değiştirebilecek, Ukrayna’nın kazanma kararlılığından yararlanılarak en kuvvetli güçlerin vereceği büyük bir yeni askeri eğitim programı önerdim.” dedi.

Başbakanlık Ofisi 10 Numara’dan yapılan açıklamada da, askeri eğitimin amacı Ukrayna askerlerinin konuşlanmalarını hızlandırmak, güçlerini yeniden inşa etmek ve direnişlerini artırmak olarak duyuruldu. Planın, her 120 günde bir 10 bin askere eğitim verilmesini içerdiği vurgulandı.

Başbakanlık, eğitim programının şimdilik sadece bir teklif olduğuna dikkati çekerken, planın maliyetine ilişkin bir bilgi vermedi.

Zelenskiy’nin öneriyi kabul etmesi durumunda, eğitimin Ukrayna toprakları dışında gerçekleşmesi bekleniyor.

Başbakanlık kaynakları, uygulama aşamasında, İngiltere’deki mevcut eğitim programının artırılabileceği ve müttefiklerin de katılmayı kabul etmesi halinde programın Ukrayna’ya komşu ülkelerde gerçekleşebileceğini belirtti.

3 hafta sürecek eğitimde, silah eğitimin yanı sıra siber güvenlik ve patlayıcı eğitimi de verilmesi bekleniyor.

Almanya, Fransa ve İtalya, Ukrayna’ya ‘AB’ye aday ülke’ statüsü verilmesini destekliyor
Berlin

Scholz, Macron, Draghi ve Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis, Ukrayna Devlet Başkanı Volodomir Zelenskiy ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Almanya Başbakanı Scholz, Ukrayna’nın Avrupa ailesine ait olduğuna ilişkin net mesaj vermek için mevkidaşlarıyla Kiev’de bulunduğunu söyledi.

Ukrayna ve Moldova’ya AB üyeliği için adaylık statüsü verilmesini savunan Scholz, “Almanya, Ukrayna lehine olumlu bir karardan yana. Bu aynı zamanda Moldova için de geçerlidir.” dedi.

AB’ye üye olmak isteyen Batı Balkan ülkelerine de işaret eden Scholz, “Yıllardır bu yolda bulunan Batı Balkan ülkelerine verdiğimiz sözü yerine getirmemiz Avrupa’nın inandırıcılık meselesidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Şansölye Scholz, AB’ye katılım için tüm adayların yerine getirmesi gereken net kriterlerin bulunduğunu anımsattı.

Ukrayna’ya silahlar sağladıklarını ifade eden Scholz, “Ukrayna’nın desteğimize ihtiyacı olduğu sürece bunu yapmaya devam edeceğiz.” dedi.

Ukrayna askerlerine modern silahlarda eğitim verdiklerini belirten Scholz, Ukrayna’ya Iris-T hava savunma sistemini sağlayacaklarını, çoklu roketatar da tedarik edeceklerini aktardı.

Scholz, “Almanya, Ukrayna’yı yoğun şekilde destekliyor.” ifadesini kullandı.

Zelenskiy ile yapılan görüşmede, askeri çatışmalarda şimdi neyin gerekli olduğu konusunun ele alındığını aktaran Scholz, daha uzun mesafelerden savunmanın organize edilmesinin önemli olduğunu söyledi.

Şansölye Scholz, barış anlaşması için neyin doğru olduğuna sadece Ukrayna, bu ülkenin cumhurbaşkanı, hükümet, parlamento ve halkının karar verebileceğini kaydetti.

Draghi: “İtalya, Ukrayna’yı AB’de istiyor”

İtalya Başbakanı Draghi de İtalya, Fransa, Almanya ve Romanya liderleri olarak bugün Kiev’e yaptıkları ziyareti tarihi olarak niteleyerek, Ukrayna halkına şartsız desteklerini göstermek için geldiklerini belirtti.

AB’nin Zelenskiy’nin istediği gibi Ukrayna’yı desteklemede birlik olduğunu ifade eden Draghi, bugünkü ziyaretlerinin de Avrupa’nın desteğini açık şekilde teyit ettiğini söyledi.

Başbakan Draghi, “Bugünkü ziyaretimizin en önemli mesajı; ‘İtalya, Ukrayna’yı AB’de istiyor.’ İtalya, Ukrayna’nın aday statüsüne sahip olmasını istiyor ve gelecek Avrupa Konseyi’nde de bu pozisyonu destekleyecek.” dedi.

Draghi, Zelenskiy’nin de bu yolun, köklü reformların bulunduğu katedilmesi gereken bir yol olduğunu bildiğini belirtti.

Bugün buraya gelmelerinin bir nedeninin de Ukrayna’nın yeniden kendini inşa etmesine destek olduğunu vurgulayan Draghi, “Biz barış istiyoruz ama Ukrayna kendini savunmalı. Halkı için kabul edilebilir barışı seçecek olan Ukrayna’dır.” diye konuştu.

“Ukrayna’daki insani kriz, bir dünya felaketine dönüşmemelidir”

Rus ordusunun katliamlarını tereddüt etmeden kınadıklarını dile getiren Draghi, “Uluslararası kuruluşların savaş suçlarıyla ilgili soruşturmalarına tam destek veriyoruz.” ifadesini kullandı.

Başbakan Draghi, Karadeniz limanlarında bloke kalan milyonlarca ton tahılın kilidini açmaları gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün öğrendim ki, limanların açılmasına 2 hafta var. Hasat eylül sonunda ve başka şeylerin de tarihi yaklaşıyor. Durum giderek acil hale geliyor. Bu korkunç durumdan kaçınmak için, tahılın taşınmasına yönelik acil şekilde güvenli koridorlar oluşturulmalıdır. Ukrayna’daki insani kriz, bir dünya felaketine dönüşmemelidir. Tek yol, bir BM kararına sahip olmaktır ancak Rusya şu ana kadar reddetti.”

Draghi, İrpin kentine yaptıkları ziyarette de burada olup bitenleri herkesin bilmesi ve tanıması gerektiğini söyledi.

Macron: “Ukrayna’nın toprağı üzerinde, Avrupa’nın güvenliği oynanıyor”

Fransa Cumhurbaşkanı Macron da Avrupa’nın Ukrayna-Rusya savaşının başlamasının ardından net şekilde özgür ve egemen bir Ukrayna’dan ve uluslararası hukuktan taraf olduğunu belirtti.

Ukrayna’nın Avrupa ailesinin bir parçası olduğunu kaydeden Macron, Fransa, Almanya, İtalya ve Romanya olarak Ukrayna’nın AB’ye üyelik için derhal aday statüsünü desteklediklerini dile getirdi.

Macron, bunun için bir yol haritasının yanı sıra Balkan, Moldova ve bölgenin durumunun dikkate alınması gerekeceğine işaret etti.

Fransa Cumhurbaşkanı, Rusya’nın almış olduğu “savaş, kaos ve egemen bir ülkeye silahlı saldırı” seçimini kabul etmediklerini söyledi.

Rusya’ya karşı yaptırımlar ve AB’nin Ukrayna’ya insani yardım, mali ve askeri destekleriyle Ukrayna’nın egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve özgürlüğünü savunmak için yanında olacaklarını kaydetti.

Macron, “Bugün, Ukrayna’nın toprağı üzerinde, Avrupa’nın güvenliği oynanıyor.” diyerek, Ukrayna-Rusya savaşının Avrupa’nın tarihini değiştireceği yorumunda bulundu.

Fransa, Ukrayna’ya ek 6 adet Cesar obüsü gönderecek

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile askeri, mali ve insani yardım bakımından acil ihtiyaçları görüştüklerini ifade eden Macron, mali ve askeri ekipman desteklerine devam edeceklerini söyledi.

Macron, Fransa’nın savaşın başından bu yana Ukrayna’ya 12 adet Cesar obüsü gönderdiğini, gelecek haftalarda ek 6 adet Cesar obüsü göndereceğini belirterek,
Ukrayna toprağı üzerinde savaş suçlarının cezasız kalmaması ve uluslararası hukukun, adaletin tecelli etmesi için faaliyetlerine güçlendirerek devam edeceklerini söyledi.

Küresel gıda krizinin, Rusya tarafından yürütülen savaşın direkt bir sonucu olduğuna değinen Macron, “Kiev’den hep birlikte, ciddiyetle Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyesi Rusya’ya seslenerek, BM’nin tahıl ihracatını organize etmesini kabul etmesi çağrısı yapıyoruz.” dedi.

“Ukrayna’nın kaderini kendisi seçebilmesi için her şeyi yapacağız.” diyen Macron, barış için gerekli şartların oluştuğu zamanı Ukrayna’nın kendisinin karar vereceğine işaret etti.

Macron, bir noktadan sonra bir şekilde bu muharebenin sona ermesi gerekeceğine söyleyerek ancak bunun şartlarının Ukrayna ve Ukraynalı yetkililerce belirleneceğini kaydetti.

“Rusya’nın küçük düşürülmemesi” hakkındaki sözlerine atfen sorulan soruya, Macron, mevcut durumda Almanya Başbakanı Scholz ile yan yana durduklarını ancak bundan 100 yıl önce ise iki ülkenin savaştığı hatırlattı.

Macron, “Müttefikler, Fransa’nın (savaşı) kazanmasını sağladı ancak Fransa tarihi bir hata yaptı, barışı kaybetti çünkü Almanya’yı küçük düşürmek istedi.” dedi.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Ukrayna-Rusya savaşı sona erdikten sonra başkalarının geçmişte yaptığı hatalara düşülmemesi gerektiğini kaydetti.

Ukraynalı kadın, Rus bombardımanında yıkılan evinin enkazını terk etmiyor
Kiev

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başladığı ilk günlerden itibaren yoğun çatışmaların yaşandığı Zahaltsi köyü, savaşta en fazla hasar gören yerleşim yerlerinden biri.

Rus hava saldırıları nedeniyle enkaza dönen köyde tamamen yıkılan evinin önündeki bahçede tek başına enkazı temizlemeye çalışan 67 yaşındaki Lovk, yaşadıkları köyde saldırıların 26 Şubat’ta başladığını belirtti.

Savaştan önce burada tarımla ilgilendiklerini ve evin önündeki ahırda tavuk ve inek yetiştirdiklerini kaydeden Lovk, saldırılar sonucu çiftliğin de yok olduğunu belirterek “Ev ve diğer altyapı tamamen yıkıldı.” dedi.

Eşiyle iki hafta sığınakta kaldılar

Savaşın başlamasıyla eşiyle evin yanındaki depoya sığındıklarını anlatan Lovk, Belarus tarafından geldiğini tahmin ettikleri Rus savaş uçaklarının bölgede saldırı uçuşları yaptıklarını söyledi.

Uçaklar alçaktan uçtukları için pilotları bile görmenin mümkün olduğunu belirten Lovk, “Buraya yakın ormanda savaş uçağı bile vuruldu. Bizim hava savunma sistemleri vurdu onu muhtemelen.” diye konuştu.

Lovk, hava saldırılarının başlaması nedeniyle eşiyle günlerce sığınak olarak kullandıkları depoda kaldıklarını dile getirerek “26 Şubat’tan 11 Mart’a kadar depoda saklandık. Sadece çatışmalar durduğu zaman dışarıya çıkıyorduk.” dedi.

Uçakların ardından savaş helikopterlerin de bölgeye yöneldiğini söyleyen Lovk, “Daha sonra da topçu sistemleri kullanılarak çatışmalar devam etti.” ifadesini kullandı.

Slovakya’ya sığındılar

Çatışmaların mart ayının ikinci haftasında artması nedeniyle köyde kalmanın mümkün olmadığını kaydeden Lovk, 11 Mart’ta orman yolundan güvenli bir yere kadar yürüdüklerini oradan da arabayla bölgeden uzaklaştıklarını anlattı.

Lovk, geçici olarak Slovakya’ya sığındıklarını belirterek “Bir oğlum orada yaşıyor. 1500 kilometre yol gittik. Bir ay önce ise geri geldik.” dedi.

Kalacak yerleri kalmadığı için yakında oturan kızının evinde geçici olarak yaşadıklarını anlatan Lovk, her gün enkaz alanına gelip savaş öncesi günlerini düşündüğünü belirtti.

“Her şeye rağmen buraya geldim. Evin önündeki bahçede tarımla uğraşıyorum.” diyen Lovk, yerle bir olduğu için evin tadilatının mümkün olmadığını ama evin önündeki altyapının yeniden inşası için gayret göstereceklerini ifade etti.

Haftalardır evinin enkazı başından ayrılmayan Lovk, kış gelene kadar burada kalabilecek bir bina inşa etmeyi hayal ettiğini söyledi.