İslamköylüler Süleyman Demirel ile anılarını anlattı
Isparta

Isparta’nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy sakinleri Türkiye siyasetinde “Baba” olarak anılan, hemşerileri 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile ilgili anılarını AA muhabirine anlattı.

Renkli kişiliği ve esprili söylemleriyle Türkiye siyasetinin sevilen simalarından olan ve 17 Haziran 2015’te hayata gözlerini kapayan Süleyman Demirel, ölümünün yedinci yılında anılıyor.

Demirel’in vefatından 1 yıl önce açılışını bizzat yaptığı, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı döneminde biriktirdiği binlerce materyal, çeşitli tarihlerde çekilen fotoğrafları, bal mumundan yapılan heykeli, siyasi geçmişinin önemli gazete manşetleri, smokini, imzaladığı belgeler gibi objelerin bulunduğu Süleyman Demirel Kalkınma ve Demokrasi Müzesini, her yıl binlerce kişi ziyaret ediyor.

Yakın demokrasi tarihine adeta yolculuğa çıkaran müzede 46 bin kitap, 42 bin gazete ve dergi, 6 milyon belge, 8 bin hediyelik eşya, 4 bin tablo, 6 bin videoteyp kaset, 126 bin fotoğraf, halı kilim ve giysiler yer alıyor.

Demirel, her yıl 17 Haziran’da İslamköy’deki Çalcatepe mevkisinde bulunan anıt mezarında törenle anılıyor.

Müze Müdürü Osman Siviloğlu, AA muhabirine, Demirel’in siyasi hayatı boyunca 6 milyon 300 bin eser biriktirdiğini söyledi.

Müzeye bakıldığında Demirel’in sadece siyasetçi değil, arşivci düşüncede bir devlet adamı olduğunu vurgulayan Siviloğlu, Demirel’in müzeyle ilgili “Bu müze, benim icatlarımı göstersin diye düşünüldü ama ben de bu müzeyi Türkiye’nin cumhuriyet savcısı olsun diye yaptım. Bu müze hem cumhuriyet savcısı hem de savaş müzesi durumundadır.” dediğini aktardı.

Siviloğlu, “Neden?” diye sorduğunda, Demirel’in “Bu müze, 1950 yılı başlarında, ‘Türkiye’nin ne durumda olduğunu, nesi var, nesi yok?’ onu gösteren, ülkenin o tarihlerden bu güne nasıl değiştiğini anlatan bir müze.” cevabını verdiğini aktardı.

Hasta olan çocuk için imkanlarını seferber etti

İslamköy’de 2014-2019 yıllarında muhtarlık yapan Ali Duman ise görevi süresince Demirel’le her 15 günde bir telefonla görüştüğünü belirtti.

Demirel’e köyün sıkıntılarını aktarmaktan mutluluk duyduğunu belirten Duman, “Vatandaşlarımızdan birisinin çocuğu çok hastaydı. Annesi babası çaresiz kaldı. O anda Demirel aramış bulundu. Biz de vatandaşımızın derdini naklettik. Bizi Ankara’ya davet etti. Ankara’da hastamızı muayene ettirdi. Bütün imkanlarını seferber etti. Sonunda çocuğumuzu ameliyat ettirdik. Şuan bu çocuğumuz diğer çocuklar gibi oynayıp gülebiliyor.” ifadesini kullandı.

“Köyümüzden böyle bir lider çıktığı için çok mutluyuz”

Demirel’in halkını çok sevdiğini belirten Duman şöyle devam etti:

“Vatandaşı için canını feda edecek kadar güzel bir liderimizdi. Köyümüzden Demirel gibi bir lider çıktığı için çok mutluyuz. Allah razı olsun kendisinden, nur içinde yatsın. Bizim için o ölmedi. Bizim köyümüzde ve kalbimizde yaşayan bir lider. Köyümüze sağ olsun suyumuzu getirdi. İslamköy ekmeğini çok severdi. Haftada 10 tane, ya belediye başkanı ya da kardeşinin vasıtasıyla gönderirdik. Bazen de ‘Köyümün tarhanasından gönderin bakalım.’ derdi. Demirel, devletimizin yetiştirmiş olduğu en büyük bir liderdir. Hizmetleriyle barajlarıyla ülkemize çok büyük katkılarda bulunmuştu. Halkın sevgilisi, güvendiği bir lideriydi.”

“İslamköy ovası onun sayesinde suya kavuştu”

Köylülerden Fevzi İşler de Demirel’in çok iyi bir devlet adamı ve lider olduğunu ifade etti.

Demirel’in, her 2-3 yılda bir İslamköy’e gelerek köylülerin halini hatırını sorduğunu anlatan İşler, “Çocukken taş çarpması sonucu çenem kırılmıştı. O zamanlar Devlet Su İşleri Genel Müdürü idi. Bizi gittiğimiz otelden aldı. Hastaneye götürdü, tedavimizi yaptırdı tekrar otobüse bindirerek memlekete uğurladı.” diye konuştu.

İslamköylü emekli öğretmen Ekrem Zeki Çiftçi ise köyde tarım yapılabilmesinde Demirel’in katkısının büyük olduğunu belirterek “1974’lü yıllarda İslamköy ovası onun sayesinde suya kavuştu.” dedi.

İslamköy’den devletin zirvesine
Ankara

Isparta’nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy’de doğan, 7 kez başbakanlık görevinin ardından 16 Mayıs 1993’te Türkiye Cumhuriyeti’nin 9. Cumhurbaşkanı seçilen Süleyman Demirel’in vefatının üzerinden 7 yıl geçti.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 1924’te doğan Demirel, ilköğrenimini doğduğu köyde, ortaokul ve liseyi ise Isparta ve Afyonkarahisar’da tamamladı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İnşaat Fakültesinden Şubat 1949’da mezun olan Demirel, 1950’de Elektrik İşleri Etüt İdaresi’nde memuriyete başladı.

Süleyman Demirel, 1948’de “Bir elmanın iki yarısıyız.” dediği, babası Hacı Yahya Demirel’in yeğeninin kızı Nazmiye Demirel ile evlendi.

Elektrik İşleri Etüt İdaresince sulama ve elektrik konularında araştırma yapmak üzere ABD’ye gönderilen Süleyman Demirel, Türkiye’ye döndükten sonra 1953’te Seyhan Barajı inşaatında proje mühendisi olarak görev yaptı. Başarılı çalışmalarıyla Başbakan Adnan Menderes’in dikkatini çeken Demirel, 1954’te DSİ Genel Müdürlüğünde Barajlar Dairesi Başkanlığına, 1955’te ise DSİ Genel Müdürlüğü görevine atandı.

Eisenhower Vakfının bursiyeri olarak yeniden ABD’ye giden Demirel, yurda dönüp askerliğini yapmak üzere 1960’ta Genel Müdürlük görevinden ayrıldı. 1962-1964 arasında serbest müşavir-mühendis olarak çalışan Demirel, Orta Doğu Teknik Üniversitesinde (ODTÜ) inşaat mühendisliği alanında dersler verdi. Boğaziçi Köprüsü’nün 1954’teki ilk projesini hazırlayan, ABD’nin uluslararası mühendislik ve müteahhitlik firması Morrison Knudsen’in Türkiye temsilciliğini üstlenen Demirel, bu görevinden dolayı bir dönem “Morrison Süleyman” olarak da anıldı.

Siyasi yaşamı GİK üyeliğiyle başladı

Süleyman Demirel’in, yarım asra yakın süren siyasi yaşamı 1962’de, Adalet Partisi Genel İdare Kurulu (GİK) üyeliğiyle başladı. Demirel, 28 Kasım 1964’te Adalet Partisine Genel Başkan seçilmesinin ardından, kurulmasını sağladığı ve Şubat-Ekim 1965’te görev yapan koalisyon hükümetinde Başbakan Yardımcılığı ve Devlet Bakanlığı görevini üstlendi.

Türkiye Büyük Millet Meclisine (TBMM) 10 Ekim 1965 genel seçimleri sonrası Isparta Milletvekili olarak giren Demirel, seçimlerde Adalet Partisinin tek başına iktidar olması üzerine Türkiye’nin 12. Başbakanı oldu.

Süleyman Demirel, 4 yıl süren bu hükümetten sonra 1969, 1970, 1975, 1977 ve 1979’da 5 kez daha hükümet kurdu.

9. Cumhurbaşkanı seçildi

Süleyman Demirel, 12 Eylül 1980’deki askeri müdahale sonucu görevden uzaklaştırıldı ve 7 yıl yasaklı olarak siyaset dışı kaldı. 6 Eylül 1987’de yapılan halk oylamasıyla siyasi yasaklar kaldırılınca Demirel, 24 Eylül 1987’de Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanlığına seçildi.

29 Kasım 1987’de yapılan genel seçimlerde, Isparta Milletvekili olarak yeniden TBMM’ye giren Demirel, 20 Ekim 1991’deki seçimler sonrasında Doğru Yol Partisi ile Sosyaldemokrat Halkçı Partinin (SHP) oluşturduğu 49. Hükümet’te başbakan olarak görev aldı.

TBMM tarafından 16 Mayıs 1993’te 9. Cumhurbaşkanı seçilen Demirel, 16 Mayıs 2000’de görev süresini tamamladı. Kendi deyimiyle 6 kez hükümetten giderken, 7 kez de hükümet kurmayı başaran Demirel, 30 yaşında genel müdür, 40 yaşında parti genel başkanı, bir yıl sonra da başbakan oldu.

Türk siyasetine damga vuran sözler

Demirel, 7 yıllık görev süresinde Çankaya Köşkü’nde sayısız kabul gerçekleştirdi, 125 ülkeye gitti, yabancı devlet başkanlarını Türkiye’de ağırladı, çok sayıda ili ziyaret etti.

“Gaptırmam” dediği fötr şapkasıyla bütünleşen Demirel, Türk siyasetine unutulmaz sözler kazandırdı. “Binaenaleyh” denildiğinde akla gelen tek isim olan Demirel’in, “Memlekette benzin vardı da biz mi içtik?”, “Elektriğin komünisti olur mu?”, “Dün dündür, bugün bugündür.”, “Yürümekle sokaklar eskimez.” sözleri de siyasi tarihin unutulmazları arasına girdi.

Süleyman Demirel, 65 yıllık hayat arkadaşı Nazmiye Demirel’i, 27 Mayıs 2013’te kaybetti.

Ankara’da, 17 Haziran 2015’te 91 yaşında hayata gözlerini yuman Demirel’in, siyasi hayatı boyunca okuduğu kitaplar, fotoğrafları ve kullandığı eşyalar, doğduğu İslamköy’de açılan Süleyman Demirel Demokrasi ve Kalkınma Müzesi’nde sergileniyor.