Hablemitoğlu suikastı soruşturmasında bir şüpheli tutuklandı
Ankara

Emniyetteki işlemlerin ardından sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler emekli Binbaşı Fikret Emek, emekli Yüzbaşı Ahmet Tarkan Mumcuoğlu, emekli Astsubay Kamil Metin ve Memiş Aytekin, Ankara Adliyesi’ne getirildi.

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısına ifade veren zanlılardan Fikret Emek ve Ahmet Tarkan Mumcuoğlu tutuklama, Memiş Aytekin ve Kamil Metin adli kontrol talebiyle hakimliğe sevk edildi.

Nöbetçi sulh ceza hakimliğince sorgulanan Ahmet Tarkan Mumcuoğlu tutuklandı. Hakimlik, Fikret Emek’i konutu terk etmeme adli kontrol şartıyla serbest bıraktı.

Memiş Aytekin ile Kamil Metin de savcılığın talebi doğrultusunda adli kontrolle salıverildi.

Soruşturmanın geçmişi

Hablemitoğlu, Ankara’daki evinin önünde 18 Aralık 2002’de düzenlenen suikast sonucu hayatını kaybetmişti.

Suikastın şüphelilerinden Nuri Gökhan Bozkır, kırmızı bültenle aranırken MİT tarafından yakalanıp Türkiye’ye getirilerek 27 Ocak’ta emniyete teslim edilmiş, 8 Şubat’ta “örgüt üyeliği” ve “tasarlayarak öldürme” suçlarından tutuklanmıştı.

Bozkır ile irtibatlı oldukları gerekçesiyle 6 kişi 3 Şubat’ta gözaltına alınmış, bunlardan 3’ü ifadeleri alındıktan sonra salıverilmiş, 2’si 15 Şubat’ta tutuklanmış, biri ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

Soruşturmanın ikinci dalgasında emekli Albay Mustafa Levent Göktaş ile Fikret Emek, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu, Kamil Metin, Bülent Kutsal, Altan Bora, Memiş Aytekin, Osman Tuncer ve Tan Dervişoğlu hakkında 8 Haziran’da gözaltı kararı verilmiş, Göktaş dışındaki şüpheliler gözaltına alınmıştı.

Dün adliyeye sevk edilen şüphelilerden Bora, Tuncer, Kutsal ve Dervişoğlu, yurt dışı çıkış yasağı adli kontrol şartı uygulanarak serbest bırakılmıştı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Çağlar’ın vefatına ilişkin açıklama

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şükrü Çağlar’ın vefatı nedeniyle bazı medya organlarında yer alan haberler üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şükrü Çağlar’ın, 17.06.2022 günü saat 16.15 sıralarında ikametinde, yakınları tarafından hareketsiz bir şekilde yatarken görülmesi üzerine durum Yıldızevler Şehit Adnan Kılıçoğlu Polis Merkez Amirliğine ihbar edilmiştir.

Olayın Cumhuriyet Başsavcılığımıza iletilmesi akabinde görevlendirilen Cumhuriyet başsavcıvekili ve Cumhuriyet savcısı tarafından merhumun ikametinde incelemeler yapılmış, akabinde adli tıp kurumunda otopsi işlemleri tamamlanmıştır. Yapılan incelemeler ve otopsi işlemi sonucunda ilk belirlemelere göre ölümün harici bir nedenden kaynaklanmadığı, şüpheli bir durumun olmadığı anlaşılmıştır. Soruşturma Başsavcılığımız tarafından titizlikle ve tüm yönleriyle yürütülmektedir” ifadelerine yer verildi.

Musa Erdoğan

Eski kaymakam, maaşının yüzde 15’ini FETÖ’ye verdiğini itiraf etti
Ankara

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, FETÖ’nün mülkiye mahrem yapılanmasına yönelik soruşturmasında gözaltına alınan eski kaymakam C.M. hakkında, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan iddianame düzenlendi.

İddianamede, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen C.M’nin itiraflarına yer verildi.

FETÖ ile lise eğitimi sırasında Malatya’da dershaneye gittiğinde tanıştığını beyan eden C.M, üniversiteye 2004’te girdiğini, 2010’da mezun olduğunu, bu sürede Malatya’da ailesinin yanında yaşadığını ancak ara ara paralel yapıya mensup evlerde kaldığını belirtti.

C.M, “Üniversitenin ilk iki yılında, paralel yapının evlerine giderek benim sorumlu olduğum ortaokul ve lise öğrencilerine ders veriyordum.” ifadelerini kullandı.

Örgütün o dönem Malatya’daki bölge yapılanması hakkında bilgi veren C.M, kendisinden sorumlu örgüt üyelerinin de isimlerini deşifre etti.

Örgüt evinde sınava hazırlanmış

Eski kaymakam C.M, o dönem tanık olduklarına ilişkin şunları kaydetti:

“2010’da paralel yapıya mensup kişiler, Malatya’da beni ‘Şakir’ isimli bir kişiyle görüştürdüler. Bu kişi Ankara’dan gelmişti. Bu kişiyle görüştükten sonra Ankara’ya KPSS çalışma evlerine davet ettiler. 2011 yılının ocak ayında Ankara’ya gittim. Keçiören’deki KPSS hazırlık evine götürdüler. Bu evin kuralları ağırdı. Evde telefon kullanmak yasaktı. Eve girdiğim zaman telefonumu aldılar. Telefonu ancak 2-3 saat kullanabiliyorduk. Evde sabah saat 05.00’de kalkıyorduk. Gece 01.00’a kadar ders çalışıyorduk. Evde sigara içmek yasaktı. Günlük 1 saat kitap okuturlardı. Bu kitap okuma saatinde Gülen’in kitaplarını okurduk. Evin tüm masraflarını evde kalanlar karşılıyordu. 2011 KPSS’ye girdikten sonra ortalamanın biraz üzerinde puanlar aldım. Bu sırada benimle irtibatlarına devam ettiler. Benimle telefonla görüşüp irtibat sağlıyorlardı. Bana, benim puanlarımı öğrendikten sonra ‘kurumların açmış olduğu sınavlara gir’ dediler. Beni bazı mesleklere yönlendirdiler.”

Kaymakamlık sınavını kazandıktan sonra örgütle irtibatının devam ettiğini anlatan C.M, “Şakir” kod adlı örgüt yöneticisinin aradığını, “Sınavı kazanmışsın, hayırlı olsun, bundan sonra sahipsiz kalmaman ve korunup gözetilmen ve meslekte başarılı olman için seni birileriyle tanıştıracağız.” dediğini, daha sonra kendisini “Suat” kod adlı kişiye devrettiğini aktardı.

Mesleğe başladıktan sonra da görev yaptığı yerlerde örgütsel toplantılara gittiğini, maaşının yüzde 15’ini burs olarak örgüte verdiğini belirten C.M, “Ben toplantıları aksatmaya başladıktan sonra, isminin Yavuz olduğunu ve meslekten olduğunu söyleyen bir kişi beni arayarak ‘Biz seni takip ediyoruz, hal ve hareketlerine daha çok dikkat etmelisin. Attığın adımdan haberimiz var. Bunları senin iyiliğin için söylüyorum.” diyerek telefonu kapattı. Bu, onlardan aldığım bariz tehditti.” beyanında bulundu.

C.M, darbe girişimi sırasında görevde olduğunu, etkin pişmanlıktan yararlanıp soruşturmanın her aşamasında örgüt mensubu olarak bildiği kaymakamları ve mahrem imamları da teşhis edeceğini kaydetti.

Polislik sınav sorularını dağıttığı iddiası

İddianamede, tanık olarak beyanı geçen E.T. de şüpheli C.M’nin 2009’da Malatya’da FETÖ’ye ait bir yurtta o dönemin polislik sınav sorularını yurtta kalan öğrencilere dağıttığını öne sürdü.

Tanık E.T, “Soruları dağıttığı söylenen ‘Harun’ olarak kast edilen kişinin gerçek kimliğinin C.M. olduğunu öğrendim. İlerleyen süreçte bu şahsın polislik sınavı sorularını Malatya ilinin bağlı olduğu Gaziantep’ten bir şekilde aldığını öğrendim. Bu kişinin, Malatya’dayken FETÖ içerisinde 5 bölgeden 1’inin ‘büyük bölge talebe mesulü’ olduğunu biliyorum.” şeklinde ifade verdi.

C.M’nin “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, şüphelinin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak adına FETÖ’nün dağılması ve mensuplarının yakalanmasına elverişli bilgiler verdiği kaydedildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı izinsiz gösteri yapan 25 kişi hakkında gözaltı kararı verdi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, izinsiz başlayan gösterilerle ilgili açıklama yaptı. Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından, ‘Tecrit Siyasetine Karşı Özgürlüğü Savunmak İçin Gemlik’e Yürüyoruz’ sloganı ile başlayan izinsiz gösteriler kapsamında, uyarılara rağmen dağılmamakta ısrar eden gruba karşı başlatılan soruşturma kapsamında; 2911 sayılı yasaya muhalefet, görevli memura direnme ve terör örgütü propagandası yapma suçlarından 70 şüpheli yakalanmış olup, 25 şüpheli hakkında gözaltı talimatı verilmiştir. Ayrıca, polise yumruk atan ve izinsiz gösteriye katılan yasama dokunulmazlığı kapsamında bulunan milletvekillerinin kimliklerinin ve eylemlerin tespit edilmesi talimatı verilmiştir” ifadeleri kullanıldı.

Sema Demir