Adalet Bakanı Bozdağ, 29. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Çağlar’ın cenazesine katıldı

Ankara’daki evinde dün hayatını kaybeden 29. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şükrü Çağlar’ın cenazesi memleketi Kırıkkale’nin Keskin ilçesine getirildi. Çok sayıda vatandaşın katıldığı cenaze töreninde Şükrü Ceylan’ın babası Kadir, annesi Elif, çocukları Fatih Kağan ve Mert Çağlar, tabuta sarılarak gözyaşlarına hakim olamadı. Cenaze törenine katılan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Vali Bülent Tekbıyıkoğlu, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, AK Parti Milletvekili Ramazan Can, MHP Milletvekili Halil Öztürk, ilçe belediye başkanları, savcılar ile hakimler aileye taziyelerini iletti. Hayriye Camii’nde kılınan namazın ardından Bakan Bozdağ, 46 yaşındaki Çağlar’ın tabutunu omuzladı. 2 çocuk babası Çağlar, şehir mezarlığında toprağa verildi.

17 Haziran 2022 günü, Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şükrü Çağlar, yakınları tarafından evinde ölü bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bazı basın-yayın organlarında çıkan haberlere ilişkin yaptığı açıklamada, ilk belirlemelere göre ölümün harici bir nedenden kaynaklanmadığı ve şüpheli bir durumun olmadığı belirtildi.

Hasan Ay

BP’li Aydeniz ile HDP’li Öncü hakkındaki fezlekeler Cumhurbaşkanlığına gönderildi
Ankara

Alınan bilgiye göre, Kadıköy’deki izinsiz gösteride polise yumruk atan Aydeniz ile Tunceli’de polis aracına taş atan Önlü hakkındaki fezlekeler, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından imzalandı.

Bozdağ: Aydeniz hakkındaki fezleke, önümüzdeki hafta TBMM’ye iletilmiş olur
Polise yumruk atan DBP’li Aydeniz’in suç dosyası kabarık

Fezlekeler, TBMM’ye iletilmek üzere Adalet Bakanlığınca Cumhurbaşkanlığına gönderildi.

Cumhurbaşkanlığı fezlekeleri TBMM Başkanlığına gönderecek.

Bundan sonraki süreç, Meclisin takdirinde işleyecek.

Adalet Bakanı Bozdağ: Aydeniz hakkındaki fezleke, önümüzdeki hafta TBMM’ye iletilmiş olur
Ankara

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Kadıköy’deki izinsiz gösteri sırasında polise yumruk atan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz‘e ilişkin, “Muhtemelen önümüzdeki hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına fezleke iletilmiş olur. Ondan sonraki süreç Meclis’in takdirindedir.” dedi.

Bozdağ, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı öncesinde AK Parti Genel Merkezi önünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, DBP Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz hakkında, Kadıköy’de izinsiz gösteri sırasında polis memuruna yumruk attığı gerekçesiyle hazırladığı soruşturma dosyasını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği hatırlatılarak, sürecin nasıl işleyeceğinin sorulması üzerine Bozdağ, şunları kaydetti:

“Milletvekilleri hakkında soruşturma, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülmektedir. O nedenle İstanbul’dan yetkisizlik kararıyla dosya Ankara’ya geldi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, fezlekeye konuyu bağladıktan sonra Adalet Bakanlığına gönderecektir. Adalet Bakanlığı, dosyaya baktıktan, inceledikten sonra Cumhurbaşkanlığına gönderecek. Cumhurbaşkanlığı da Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bu fezlekeyi gönderecektir. Muhtemelen önümüzdeki hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına fezleke iletilmiş olur. Ondan sonraki süreç Meclis’in takdirindedir.”

Öncelikle Anayasa Komisyonu ve Adalet Komisyonundan oluşan Karma Komisyonun konuyu görüşeceğini ifade eden Bozdağ, bu komisyon “Dokunulmazlığın kaldırılmasına” yönelik rapor verdiğinde, konunun TBMM Genel Kurulu’na geleceğini söyledi.

Bakan Bozdağ, TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmeler ve oylamalar sonucunda, “dokunulmazlığın kaldırılmasına” karar verildiğinde ise Aydeniz’in dokunulmazlığının kaldırılacağını bildirdi.

Salihe Aydeniz hakkında 80 fezlekenin bulunduğunu belirten Bozdağ, son fezlekeyle bu rakamın 81’e ulaşacağını kaydetti.

Bekir Bozdağ, TBMM dokunulmazlığı kaldırdığında yargı sürecinin devam edeceğini sözlerine ekledi.

Dijital mecrayı ilgilendiren kanun teklifi Adalet Komisyonu’nda kabul edildi

Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edildi. Kabul edilen teklifle, basın özgürlüğü ve bu özgürlüğün kullanımı ile basın kartına ilişkin usul ve esaslar belirlenecek. Basın kartı düzenlemesi bakımından basın kartı talep eden medya mensupları ve enformasyon görevlileri kanun kapsamına dahil edilecek.

İnternet haber sitelerinde, faaliyet gösterdiği iş yeri adresi, ticari unvanı, elektronik posta adresi, iletişim telefonu ve elektronik tebligat adresi ile yer sağlayıcısının adı ve adresi iletişim başlığı altında bulunduracak. Yayın durdurma müeyyidesi internet haber siteleri bakımından uygulanmayacak. İnternet haber sitesinin bu hükme uymaması halinde Basın İlan Kurumu iki hafta içinde eksikliğin giderilmesini talep eder. İstemin iki hafta içinde yerine getirilmemesi durumunda Basın İlan Kurumu internet haber sitesi vasfı kazanılmadığının tespiti amacıyla Asliye Ceza Mahkemesine başvurur. Mahkeme en geç iki hafta içinde karar verir.

İnternet haber sitesinde yayınlanan içerikler iki yıl süre ile muhafaza edilecek. İnternet haber sitesinde zarar gören kişinin düzeltme ve cevap yazısı yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç 1 gün içinde yayımlanmak zorunda olacak. Yayımlanan düzeltme 24 saat ana sayfada kalacak.

Basın kartı başvurusu, türleri, niteliği, alabilecek kişiler, basın kartı alabilecek kişilerde aranacak şartlar belirleniyor. Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü her ayın sonunda resmi ilan ve reklam verilebilecek olan mevkuteler ile internet haber sitelerinin isimleri ve vasıfları ihtiva eden listeyi Bası İlan Kurumu sitesi üzerinden duyuracak.

İnternet haber siteleri resmi ilan ve reklam yayınlayacakların taşıması gereken vasıflar ve yerine getirilmesi gereken sorumluluklar ile yayına ilişkin usul ve esaslar maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Basın İlan Kurumu Genel Kurulu tarafından altı ay içinde çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.

Gazete ver internet haber sitesi ilanları Basın İlan Kurumu aracılığı usulde yapılacak. Toplam muhammen bedeli 500 bin TL kadar olan satışlar için gazete veya internet haber sitesi ile ilan yapıp yapamayacakları icra dairesince alakadarların menfaatleri dikkate alınarak karar verilecek.

Halk arasında endişe, korku veya panik saikiyle ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu güvenliği ve genel sağlığı ile gerçeğe aykırı bilgiyi, kamu barışlını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Suçun failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir terör örgütünün faaliyetleri çerçevesinde işlenmesi halinde cezalar yarı oranında arttırılacak.

Ahmet Umur Öztürk

Sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin teklifin 14 maddesi komisyonda kabul edildi
TBMM

Teklifin kabul edilen maddelerine göre, internet haber siteleri de süreli yayın tanımı kapsamına alınıyor.

İnternet haber sitesi, İletişim Başkanı, İletişim Başkanlığı, Basın Kartı Komisyonu, medya mensubu, enformasyon görevlisinin tanımı da düzenlemede yer buluyor.

İnternet haber sitelerinde, faaliyet gösterdiği iş yeri adresi, ticari unvanı, elektronik posta adresi, iletişim telefonu ve elektronik tebligat adresi, yer sağlayıcısının adı ve adresi, kendilerine ait internet ortamında kullanıcıların ana sayfadan doğrudan ulaşabileceği şekilde ve “iletişim” başlığı altında bulundurulacak.

İnternet haber sitelerinde bir içeriğin ilk kez sunulmaya başlandığı tarih ile sonraki güncelleme tarihleri, her erişildiğinde değişmeyecek şekilde içeriğin üzerinde belirtilecek.

Basın duyurularının ve yargı organlarınca verilen yayın yasağı kararlarının hızlı ve etkin şekilde tebliğinin sağlanması amacıyla; süreli yayınların çıkarılması için kaydedilmek üzere verilecek beyanname artık Cumhuriyet Başsavcılığı yerine Basın İlan Kurumuna verilecek.

Kayıt için verilen beyannamede elektronik tebligat adresi de gösterilecek.

Basın İlan Kurumu yayımın durdurulmasını talep edebilecek

Yayım durdurma müeyyidesi internet haber siteleri bakımından uygulanmayacak. İnternet haber sitesinin hükme uymaması halinde Basın İlan Kurumu 2 hafta içinde eksikliğin giderilmesini veya gerçeğe aykırı bilgilerin düzeltilmesini internet haber sitesinden isteyecek. İstemin yerine getirilmemesi durumunda Basın İlan Kurumu internet haber sitesi vasfının kazanılmadığının tespiti amacıyla asliye ceza mahkemesine başvuracak. Mahkeme, en geç 2 hafta içinde kararını verecek.

Başvurunun kabul edilmesi halinde internet haber siteleri için sağlanabilecek resmi ilan ve reklam ile çalışanlarının basın kartına ilişkin hakları ortadan kalkacak. İnternet haber sitesi için sağlanan hakların ortadan kaldırılması, bu kanun veya ilgili mevzuat uyarınca öngörülen yaptırımların uygulanmasına engel olmayacak.

Teslim ve muhafaza yükümlülüğü

İnternet haber sitesinde yayınlanan içerikler, gerektiğinde talep eden Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edilmek üzere, doğruluğu ve bütünlüğü sağlanmış şekilde 2 yıl süreyle muhafaza edilecek.

Yargı mercileri tarafından yayının soruşturma ve kovuşturma konusu olduğunun internet haber sitesine yazılı olarak bildirilmesi halinde, bu işlemlerin sonuçlandığının bildirilmesine kadar soruşturma ve kovuşturma konusu yayın kaydının saklanması zorunlu olacak.

İnternet haber sitelerinde zarar gören kişinin düzeltme ve cevap yazısını sorumlu müdür, hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç bir gün içinde, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, URL bağlantısı sağlanmak suretiyle, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorunda olacak. Yayın hakkında verilen erişimin engellenmesi ve/veya içeriğin çıkarılması kararının uygulanması ya da internet haber sitesi tarafından içeriğin kendiliğinden çıkarılması durumunda, düzeltme ve cevap metni ilgili yayının yapıldığı internet haber sitesinde ilk 24 saati ana sayfasında olmak üzere 1 hafta süreyle yayımlanacak.

Basılmış eserler veya internet haber siteleri yoluyla işlenen veya bu kanunda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının bir muhakeme şartı olarak, günlük süreli yayınlar ve internet haber siteleri yönünden 4 ay, diğer basılmış eserler yönünden 6 ay içinde açılması zorunlu olacak. Bu süreler basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği tarihten, internet haber siteleri için ise habere ilişkin suç ihbarının yapıldığı tarihten başlayacak.

Basın kartı başvurusu, niteliği ve türleri belirlendi

Teklifle basın kartı başvurusu, niteliği ve türleri de belirlendi. Buna göre, basın kartı başvurusu İletişim Başkanlığına yapılacak. Basın kartı, resmi nitelikte bir kimlik belgesi olarak kabul edilecek.

Basın kartı türleri şu şekilde belirlendi:

– Göreve bağlı basın kartı: Bir medya kuruluşuna bağlı olarak çalışan Türk vatandaşı medya mensuplarına ve enformasyon görevlilerine verilen basın kartını,

– Süreli basın kartı: Görev alanı Türkiye’yi kapsayan yabancı medya mensuplarına verilen basın kartını,

– Geçici basın kartı: Görev alanı Türkiye’yi kapsamamakla beraber geçici bir süreyle Türkiye’ye haber amaçlı gelen yabancı medya mensuplarına verilen basın kartını,

– Serbest basın kartı: Geçici bir süreyle çalışmayan veya yurt dışında serbest gazetecilik yapan medya mensuplarına verilen basın kartını,

– Sürekli basın kartı: En az 18 yıl mesleki hizmeti bulunan medya mensupları ve enformasyon görevlilerine ömür boyu verilen basın kartını ifade edecek.

Kimler basın kartı alabilecek?

Basın kartı, Türkiye’de faaliyet gösteren medya kuruluşlarının Türk vatandaşı medya mensuplarına, süreli yayınların sahiplerine veya tüzel kişi temsilcileri ile radyo ve televizyonların yönetim kurulu başkanlarına, medya kuruluşları adına hareket eden ve görev alanı Türkiye’yi kapsayan yabancı medya mensupları ile görev alanı Türkiye’yi kapsamamakla beraber geçici bir süreyle Türkiye’ye haber amaçlı gelen yabancı medya mensuplarına, yurt dışında yayın yapan medya kuruluşlarının, Türk vatandaşı sahiplerine ve çalışanlarına, yurt dışında serbest gazetecilik yapan Türk vatandaşı medya mensuplarına, medya alanında hizmet veren kamu kurum ve kuruluşlarında ve kamu kurum ve kuruluşlarının yürüttükleri enformasyon hizmetlerinde çalışan kamu personeline, medya alanında faaliyet göstermeleri şartıyla, sendikalar ile kamu yararına faaliyette bulunduğu tespit edilen dernek ve vakıfların yöneticilerine verilebilecek.

Basın kartı talep edenlerin başvuruda bulunabilmeleri için 18 yaşını bitirmesi, en az lise veya dengi eğitim kurumundan mezun olması, kısıtlı veya kamu hizmetlerinden yasaklı olmaması şartı aranacak.

Ayrıca basın kartı talep edenlerin başvuruda bulunabilmesi için Türk Ceza Kanunu’nun 53’üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı 5 yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da şantaj, hırsızlık, sahtecilik, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma, yalan tanıklık, yalan yere yemin, iftira, suç uydurma, müstehcenlik, fuhuş, hileli iflas, zimmet, irtikap, rüşvet, kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçları ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, kamu barışına karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar, casusluk suçları ve terör suçlarından hüküm giymemiş olması gerekecek.

Kart talep edenlerde, Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun hükümlerine uygun sözleşme yapması ve mücbir sebepler dışında işten ayrıldığı tarihten itibaren 1 aydan fazla olmamak üzere ara vermeden çalışması, medya faaliyeti dışında ticari faaliyette bulunmaması şartı da aranacak. Basın kartı talep eden süreli yayın sahipleri veya tüzel kişi temsilcileri ile radyo ve televizyonların yönetim kurulu başkanlarında, kamu kurum ve kuruluşlarında basın kartı alabilecek çalışanlarda, yabancı basın-yayın kuruluşlarında çalışan Türk vatandaşı medya mensuplarından basın kartı talep edenler için bu hüküm geçerli olmayacak.

Sürekli ve serbest basın kartı talep edenler ile TRT aracılığıyla göreve bağlı basın kartı talep edenlerde ise ilgili kanun hükümlerine uygun sözleşme yapması ve mücbir sebepler dışında işten ayrıldığı tarihten itibaren 1 aydan fazla olmamak üzere ara vermeden çalışması şartı aranmayacak.

Basın kartı talep eden yabancı medya mensuplarına, medya kuruluşu tarafından görevlendirildiklerini belgelendirmeleri, Uluslararası İşgücü Kanunu uyarınca çalışma izinlerinin olması, bağlı bulundukları kuruluşun idare merkezinin bulunduğu ülkenin Türkiye’deki büyükelçilik, elçilik veya konsolosluklarından aldıkları takdim mektubunu ibraz etmeleri halinde, karşılıklılık esası da gözetilerek Başkanlıkça basın kartı verilebilecek.

Basın Kartı Komisyonu

Basın Kartı Komisyonu 9 üyeden oluşacak. Komisyonda, Başkanlığı temsilen 2 üyenin yanı sıra işçi sendikası şeklinde faaliyet gösteren sendikalardan basın kartı sahibi üyesi en fazla olan sendika tarafından belirlenecek bir üye ile iletişim fakültesi dekanları veya basın kartı sahibi gazeteciler arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye de yer alacak.

Üyelerin görev süresi 2 yıl olacak. Süresi dolan üyeler yeniden seçilebilecek.

Komisyon; başvuru sahibinin niteliklerini, mesleki çalışmalarını, eserlerini, ödüllerini değerlendirerek basın kartı taşıyıp taşımayacağına karar verecek.

Buna göre, basın kartı sahibinin, kanunda belirtilen niteliklere sahip olmadığının veya bu nitelikleri sonradan kaybettiğinin anlaşılması halinde basın kartı İletişim Başkanlığınca iptal edilecek.

Basın kartı sahibi, basın ahlak esaslarına aykırı davranışlarda bulunması halinde ihlalin mahiyeti göz önünde bulundurularak Basın Kartı Komisyonu tarafından uyarılabileceği gibi basın kartının iptaline de karar verilebilecek.

Teklifin görüşmeleri, TBMM Adalet Komisyonu’nda yarın da devam edecek.

Adalet Bakanı Bozdağ: Türk yargısının üzerine düşürülmek istenen pek çok gölge var
Ankara

Bakan Bekir Bozdağ, Türkiye Adalet Akademisi Kürsü Dergisi’nde yayımlanan röportajında, yargıda yapılan ve planlanan düzenlemeleri anlattı.

Kadına karşı şiddetle mücadelenin öncelikle gündem maddeleri olduğuna işaret eden Bozdağ, kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik kanun teklifinin de TBMM’de yasalaştığını hatırlattı.

Bozdağ, yeni düzenlemeyle kadına yönelik saldırılarda failin somut pişmanlık emaresi içermeyen hiçbir davranışının indirim nedeni olarak kabul edilmeyeceği belirterek “Sadece takım elbise giyip kravat takarak, ellerini önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatrovari görüntüler takdiri indirim gerekçesi olmayacaktır.” ifadesini kullandı.

Kadına karşı işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, işkence ve eziyet gibi suçların cezalarının artırıldığını, nikahlı veya boşanmış eşe karşı işlenen tehdit suçlarına verilecek cezaların da alt sınırının 6 aydan 9 aya çıkarıldığını kaydeden Bakan Bozdağ, fiziken veya iletişim araçları vasıtasıyla yapılan ısrarlı takibin ilk defa “müstakil suç” haline getirildiğini anımsattı.

Hakim ve savcı adaylığının yerine hakim ve savcı yardımcılığının getirileceğini anlatan Bozdağ, “Daha nitelikli hakim ve savcıları kürsüye gönderme hedefi çerçevesinde, hakim ve savcıların gelişen şartlara ve hukuk anlayışına göre bilgilendirilmesi ve donatılmasını temin etmek maksadıyla Türk hukukuna kazandırmayı planladığımız bu müesseseyi yargı alanında önemli bir reform olarak görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

“Hakim ve savcılarımıza yapılmış en büyük haksızlıktır”

Yargının, Türk milleti adına karar verdiğinin altını çizen Bozdağ, şöyle devam etti:

“Hiç kimsenin kendisini hakim, savcı ve mahkeme yerine koyarak karar vermemesi gerekir. Ancak maalesef bugün uluslararası alanda Türk yargısının üzerine düşürülmek istenen pek çok gölge var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk yargı sistemi, verilen kararlar ve uygulamalar üzerinden belli çevreler tarafından yıpratılmak isteniyor. Hakim ve savcılarımız milyonlarca davaya bakıyorlar. Büyük bir özveri ile çalışıyorlar. Adalet dağıtmak için, kılı kırk yararcasına bir titizlikle ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Ama bir elin iki parmağını geçmeyen birkaç dava üzerinden Türk yargısını suçlamak, büyük haksızlık ve saygısızlıktır. Bir dosyanın içindeki delilleri bilmeden, kanunu bilmeden, orada olup bitenlere vakıf olmadan, yalan yanlış birtakım haberler üzerinden kendini hakim ve savcı yerine koymak, gece gündüz demeden çalışan, hafta sonu dosyaları evine götüren hakim ve savcılarımıza yapılmış en büyük haksızlıktır.”

Bekir Bozdağ, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Başkanı ve Adalet Bakanı olarak, yargıya yapılan her türlü haksızlık ve saygısızlığa karşı yargının hakkını, hukukunu savunmanın görevi olduğunu ifade etti.

Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimine de değinen Bakan Bozdağ, Türk yargısının ve yargı mensuplarının darbeye geçit vermeyerek, darbecilere biat etmeyerek Anayasa’sına, demokrasisine ve milletin iradesine sahip çıkarak tarihi bir görev icra ettiğini vurguladı.

Bozdağ, hakim ve savcı olmanın, hem büyük bir onur hem de ciddi mesuliyet gerektirdiğine işaret ederek, “Adalet, hakim ve savcının bir ihsanı değildir. Hakim ve savcının esas görevi de adalet ihsan etmek değil, hak ve adalet ile hükmetmektir.” ifadesini kullandı.

Bozdağ, şunları kaydetti:

“Bir hakim ve savcının vicdanı, Anayasa’ya, kanuna, hukuka ve dosyadaki delillerden edindiği kanaate bağlı olacak. Vicdan, Anayasa, kanun ve hukuk ile bağlı olmazsa, o vicdan rüzgarın önündeki yaprak gibi olur, bir o yana, bir bu yana gider. Ne hakkı, ne de hakikati tespit edip sahibine teslim edemez. Bir hakim ve savcı aklını veya vicdanını terör örgütlerine, devlet millet düşmanlarına ya da herhangi bir ideolojinin emrine tahsis etmemeli, Anayasa, kanun ve hukuk dışındaki her türlü bağlılığı reddetmelidir. Bağımsızlık, tarafsızlık ve adil olmak bunu gerektirir.”