Galatasaray’da 2. Dursun Özbek dönemi

Galatasaray Olağan Seçim Genel Kurulu, Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu’nda gerçekleşti. Sabah saat 11.00’de başlayan oy verme işlemi, saat 15.00’de sona erdi ve oy sayımına geçildi. Eşref Hamamcıoğlu ve Dursun Özbek’in yarıştığı başkanlık seçiminde 4 bin 459 oy kullanıldı.

İlk sandık Dursun Özbek’in

Açıklan ilk sandıkta Dursun Özbek önde çıktı. İlk sandıkta Dursun Özbek 97, Eşref Hamamcıoğlu 76 oy aldı. Dursun Özbek’in oy kullandığı ikinci sandıkta ise Hamamcıoğlu’na daha fazla oy geldi. İki numaralı sandıkta Eşref Hamamcıoğlu 113, Dursun Özbek 107 oy aldı. Hamamcıoğlu’nun oy kullandığı üçüncü sandıkta da Eşref Hamamcıoğlu 98, Dursun Özbek 92 oy elde etti.

İlk 10 sandıktan Eşref Hamamcıoğlu çıktı

Açılan ilk 10 sandık sonucunda başkan adaylarından Eşref Hamamcıoğlu, en çok oyu olan isim oldu. 10 sandık sonucunda Eşref Hamamcıoğlu 973 oy toplarken, Dursun Özbek, 826 oyda kaldı. İlk 10 sandıkta Hamamcıoğlu 7, Özbek de 3 sandıkta en fazla oy alan isim oldu.

Dursun Özbek 22. sandıkta öne geçti

Açılan 17. sandık ile beraber oy sayısını arttıran Dursun Özbek, 22. sandık sonucunda öne geçti. 22. sandıkta Dursun Özbek’e 94, Eşref Hamamcıoğlu’na 76 oy çıktı ve Özbek toplamda 1935’e 1924 yaptı.
Açıklanan oylar sonucunda beyaz oylarla birlikte toplamda 2 bin 208 oy alan Dursun Özbek, sarı-kırmızılıların yeni başkanı seçildi. Eşref Hamamcıoğlu da toplam 2 bin 73 oy aldı.

Seçimde oyların dağılımı sandıklara göre şöyle oldu:

1.sandık: Dursun Özbek: 97 – Eşref Hamamcıoğlu: 76
2. sandık: Dursun Özbek: 107 – Eşref Hamamcıoğlu: 113
3. sandık: Dursun Özbek: 92 – Eşref Hamamcıoğlu: 98
4. sandık: Dursun Özbek: 86 – Eşref Hamamcıoğlu: 106
5. sandık: Dursun Özbek: 63 – Eşref Hamamcıoğlu: 122
6. sandık: Dursun Özbek: 71 – Eşref Hamamcıoğlu: 121
7. sandık: Dursun Özbek: 80 – Eşref Hamamcıoğlu: 95
8. sandık: Dursun Özbek: 91 – Eşref Hamamcıoğlu: 85
9. sandık: Dursun Özbek: 65 – Eşref Hamamcıoğlu: 64
10. sandık: Dursun Özbek: 74 – Eşref Hamamcıoğlu: 93
11. sandık: Dursun Özbek: 81 – Eşref Hamamcıoğlu: 70
12. sandık: Dursun Özbek: 84 – Eşref Hamamcıoğlu: 98
13. sandık: Dursun Özbek: 87 – Eşref Hamamcıoğlu: 87
14. sandık: Dursun Özbek: 79 – Eşref Hamamcıoğlu: 75
15. sandık: Dursun Özbek: 92 – Eşref Hamamcıoğlu: 60
16. sandık: Dursun Özbek: 79 – Eşref Hamamcıoğlu: 81
17. sandık: Dursun Özbek: 82 – Eşref Hamamcıoğlu: 74
18. sandık: Dursun Özbek: 94 – Eşref Hamamcıoğlu: 80
19. sandık: Dursun Özbek: 103 – Eşref Hamamcıoğlu: 92
20. sandık: Dursun Özbek: 134 – Eşref Hamamcıoğlu: 79
21. sandık: Dursun Özbek: 100 – Eşref Hamamcıoğlu: 79
22. sandık: Dursun Özbek: 94 – Eşref Hamamcıoğlu: 76
23. sandık: Dursun Özbek: 155 – Eşref Hamamcıoğlu: 59
24. sandık: Dursun Özbek: 116 – Eşref Hamamcıoğlu: 85

Oğuzhan Ort – Ozan Buğra Koşar – Yunus Kılıç – Mehmet Şirin Topaloğlu

Bakan Varank: Vatandaşlarımız hangi hizmeti hak ediyorsa en iyisini onlara ulaştırmamız gerekiyor
İstanbul

Zeytinburnu Belediyesi tarafından düzenlenen 23. Merkezefendi Geleneksel Tıp Festivali’nin açılışında konuşan Varank, bugün gelişmiş ve modern tıbbın temelinde Hazreti Peygamber’e uzanan geleneksel tıbbın bulunduğunu söyledi.

Varank, “Özellikle Allah-u Teala’nın bitkilerin içine yerleştirdiği kuvvetlerle geleneksel tıp bitkiler üzerine kurulmuş bilim diyebiliriz. Bu manada Zeytinburnu Belediyemizin 23 yıldır bu alana önem veriyor olması, geleneksel tıbbı ön plana çıkarması, bunu bir festivale dönüştürmesi, gençleri ve çocukların bunu anlayabileceği faaliyetler yapması çok önemli.” diye konuştu.

AK Parti belediyeciliğinin gönül belediyeciliği olduğunu dile getiren Varank, şehirleri ve ilçeleri kalkındırmayı ve onlara hizmet etmeyi önemsedikleri kadar gönüllere dokunmanın öneminin de farkında olduklarını anlattı.

Varank, “Sizleri ne kadar mutlu ve memnun edebilirsek, acınızda ne kadar yanınızda olabilirsek, mutluluğunuzu ne kadar beraber paylaşabilirsek o zaman doğru bir iş yaptığımıza inanıyoruz. Bu manada da gönül belediyeciliğinin en güzel örneklerini AK Partili belediyelerimiz ve bizim belediye başkanlarımız yerine getiriyor. İşte Zeytinburnu’nda da bunun en güzel örneklerinden bir tanesini yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Bütün vatandaşlarımızın en güzel hizmetlerden faydalanmasının derdindeyiz”

Bakan Varank, Zeytinburnu’nda hayata geçirilen millet kıraathanesinden ve diğer hizmetlerden bahsederek, Türkiye genelinde yaygınlaşmaya başlayan bu kıraathanelerde gençlerin ne kadar mutlu olduğunu her ziyarette gördüklerini söyledi.

AK Parti’nin belediyecilik anlayışına değinen Varank, “20 yıldır Türkiye’yi kalkındırmanın, Türkiye’de yaşayan her bir vatandaşımızın en güzel hizmetlerden faydalanmasının derdindeyiz. Bunun için mücadele ve gayret ediyoruz. İşte bunun gibi güzel eserlerle ve güzel organizasyonlarla da bu işleri taçlandırmak istiyoruz.” açıklamasında bulundu.

Varank, Zeytinburnu’nda hayata geçirilen millet bahçesi ve buz pisti gibi hizmetlerden bahsederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Vatandaşlarımız hangi hizmeti hak ediyorsa en iyisini onlara ulaştırmamız gerekiyor. Bu anlayışla da biz hizmetlerimize devam edeceğiz. Gerek merkezi hükümette, gerek belediyelerimizde bu hizmetlerimize devam edeceğiz. Yeter ki vatandaşlarımız bizden memnun olsun, günün sonunda ‘Allah razı olsun, şöyle hizmeti de bize kavuşturdular’ desin. ‘Allah razı olsun’ cümlesini duyduğumuzda bizden daha mutlusu yok.”

Mesir macunu dağıtımıyla festival başladı

Konuşmaların ardından Bakan Varank, Zeytinburnu Kaymakamı Zekeriya Güney, Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy ile bazı milletvekilleri tarafından gerçekleştirilen mesir macunu dağıtım organizasyonuyla festival başlatıldı.

Festival alanında bulunan stantları gezen Varank’a günü anısına çeşitli bitki çayları ve mesir macunu hediye edildi.

9 gün sürecek

Alınan bilgiye göre, bu yıl 23’üncüsü düzenlenen “Merkezefendi Geleneksel Tıp Festivali”, geleneksel tıp ve tıbbi bitkiler atölyesi eğitimleri, Zeytinburnu kültür rotası gezileri, yemek yarışması, konser ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak.

Toplam 9 gün sürecek etkinlik boyunca her akşam farklı bir etkinlik gerçekleştirilecek. Yemek yarışmalarından Merkez Efendi’yi anma gecesine, Mevlevi mukabelesinden atölye, seminer ve çocuk etkinliklerine kadar farklı alanlarda düzenlenecek organizasyonlar kapsamında Sakiler, Rumeli Orhan & Kemal, Cengiz Özkan, Ekin Uzunlar ve Murat Dalkılıç gibi isimler de sahne alacak.

ILO’dan dünyada çocuk işçi sayısında artış uyarısı
Cenevre

12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü öncesi, dünyada çocuk işçiliğine dair son durumu AA muhabirine değerlendiren Smith, Kovid-19 salgınının çocuk işçiliğinin artışını etkilediğini anlattı.

“ILO olarak Kovid-19 dönemi sonrası için yaptığımız tahminler ve ülkelerden aldığımız rakamlar, salgının geçim kaynağı, istihdam ve hane halkının ekonomik durumuna yönelik etkilerinden ötürü çocuk işçiliğinin artmakta olduğunu doğruluyor.” diyen Smith, salgın öncesi döneme ait ILO’nun yaptığı araştırmalara göre dünya genelinde çalışan 160 milyon civarında çocuğun bulunduğunu kaydetti.

Smith, “Tahminlerimize göre bu yılın sonuna doğru dünyada çocuk işçi sayısı yaklaşık 9 milyon artabilir.” dedi.

Çocukların yüzde 70’i tarım sektöründe

Smith, çocuk çalışanların genellikle kayıt dışı ekonomi dahilinde istihdam edildiğinin altını çizerek, “İş gücünde yer alan çocukların yüzde 70’i tarım sektöründe çalışıyor ve çocuk işçilerin üçte ikisi aileleriyle beraber iş yapıyor.” ifadelerini kullandı.

Aileleriyle beraber çalışan çocukların yoksulluktan ötürü iş gücüne katılmak zorunda kaldığını vurgulayan Smith, “Ebeveynlerin doğru düzgün bir işi olmadığı için çoğu zaman çocuklarını, üretkenliklerine bakmaksızın iş gücünde kullanmak durumunda kalıyorlar.” değerlendirmesini yaptı.

Benjamin Smith, ILO’nun bu yılki Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Gününde, bu sorunu çözmek için kilit unsurlardan biri olan “Evrensel Sosyal Koruma” konusuna odaklanacağını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çocuk işçiliğine dair UNICEF ile hazırladığımız rapor, ailelere nakit yardımı yapılması, işsizlik sigortası ve emekli maaşında düzenleme gibi tedbirleri içeren sosyal koruma yatırımlarının, çocukların okuluna devam etmesi ve iş gücünden uzak durmasına dair büyük katkılar sunabileceğini gösteriyor. Bunun yanı sıra sosyal koruma kapsamında okullara beslenme desteği yapılması da çocukların eğitime devamını teşvik edebilir. Ülkelere mesajımız, kaliteli eğitimin yanı sıra sosyal korumaya da yatırım yapmalarıdır. Bu yatırımlar tabii ki sağlık ve ekonomi alanlarındaki yatırımlarla da tamamlanmalıdır ki eğitimin önündeki engeller kaldırılsın.”

Öğrencilere nakit yardımının da çocukları eğitime devam etmeye teşvik eden önemli bir unsur olduğunu kaydeden Smith, “Temel eğitim birçok ülkede ücretsiz, fakat okul üniforması, ders kitabı veya okula ulaşım gibi masraflar, birçok çocuğun eğitimine engel teşkil edebilecek unsurlar.” ifadelerini kullandı.

Ekonomik durumu kötü olanların yanı sıra ötekileştirilmiş etnik azınlıklar, yerli topluluklar ve göçmenlerin de günümüzde çocuk işçiliğine en uygun sosyal gruplar arasında yer aldığını vurgulayan Smith, “Her ülke ulusal çocuk işçiliğiyle mücadele politikası benimser ve sosyal koruma sağlayan tedbirler alırsa, ILO olarak belirlediğimiz 2025’e kadar her türlü çocuk işçiliğini sonlandırma hedefinin gerçekleştirilmesi yolunda büyük adımlar atılmış olur.” diye konuştu.

79 milyon çocuk tehlikeli işlerde çalışıyor

ILO ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) 2020’de ortak hazırladığı rapora göre dünyadaki yaklaşık 160 milyon çocuk işçinin içinde yaşları 5 ila 17 olan ve tehlikeli işlerde çalışan 79 milyon çocuk bulunuyor.

Çalıştırılan çocukların 5-11 yaşlarındakilerin yüzde 28’i ve 12-14 yaşlarındakilerin yüzde 35’i okula gitmiyor.

Asya ve Pasifik, Latin Amerika ve Karayipler, 2008’den bu yana çocuk işçiliği konusunda istikrarlı bir ilerleme kaydederken, Afrika genelinde durum 2020’ye doğru kötüleşti.

En çok çocuk işçi Afrika’da

Çocuk işçiliği oranı Asya ve Pasifik bölgesinde yüzde 13,3’ten 5,6’ya, Latin Amerika ve Karayipler’de yüzde 10’dan 6’ya düşerken, Sahraaltı Afrika bölgesinde ise 2008-2012 döneminde düşüş olsa da 2012’de yüzde 21,4 olan oran 23,9’a yükseldi. Sahraaltı Afrika, çocuk işçilerin en yoğun olduğu bölge olarak dikkati çekiyor.

ILO, çocukların içinde bulunduğu kötü durumu vurgulamanın bir yolu olarak 2002 yılında ilk kez “Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü’nü başlattı.

“Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü” ile çocuk işçiliğine karşı dünya çapında büyüyen hareket için bir katalizör olunması ve çocuk işçiliğine karşı kampanyada hükümetler, sivil toplum, okullar, gençlik ve kadın gruplarıyla medyanın desteği amaçlanıyor.

Aydın’da sağanak sonucu dereler taştı, ev ve iş yerlerini su bastı
Aydın

Nazilli, Efeler, Söke ve Koçarlı ilçelerinde sağanak, günlük yaşamı olumsuz etkiledi.

Efeler’de Ata, Fatih, Meşrutiyet, Mimar Sinan, Girne, Ovaeymir, Cuma, Osmanyozgatlı ve Umurlu mahallerinde bazı ev ve iş yerlerini su bastı.

Rögarların tıkanması sonucu yollarda su birikintileri oluştu.

Adnan Menderes Üniversitesi varyantındaki alt geçitte araç içerisinde mahsur kalan vatandaşları polis ekipleri kurtardı.

Aydın-Denizli ve Aydın-İzmir kara yollarının bazı noktalarında oluşan su birikintileri nedeniyle ulaşımda aksamalar yaşandı. Jandarma ve polis, bazı noktalarda araç geçişine izin vermedi.

Koçarlı ilçesi Çakırbeyli Mahallesi’nde ise derelerin taşması sonucu 3 otomobil suda sürüklendi, bazı evlerin duvarları yıkıldı. Mahalledeki bazı çiftliklerde büyük ve küçükbaş hayvanlar telef oldu.

Aydın Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyesi ve DSİ ekipleri su basan yerlerde tahliye çalışması yaptı.

Aydın Valisi Hüseyin Aksoy da bölgede inceleme yaptı.

MSB: ‘Pençe-Kilit operasyon bölgesinde 1 asker şehit oldu, 3 asker yaralandı’

MSB tarafından yapılan açıklamada, “Pençe-Kilit operasyon bölgesinde, 11 Haziran 2022 tarihinde, teröristler tarafından önceden yerleştirilen EYP’nin patlaması sonucu, P. Söz. Er Fuat ÖZER şehit olmuş, üç kahraman silah arkadaşımız da yaralanmış ve derhal hastaneye sevk edilerek tedavilerine başlanmıştır. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır, yaralı personelimize de acil şifalar dileriz” denildi.

Hidayet Türkyılmaz

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay: Ne yaparlarsa yapsınlar bizim yüreğimiz yeter
Van

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Ne yaparlarsa yapsınlar hangi hayalleri kurarlarsa kursunlar, kimden milyarlarca dolarlık destek alırlarsa alsınlar, kimden tırlar dolusu silah alırlarsa alsınlar, bizim yüreğimiz yeter. Van’ın yüreği yeter. ‘Teröre geçit yok’ diyoruz Van’dan. Bunun için de ne gerekiyorsa hep birlikte yapacağız.” dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Beşyol Meydanı’nda düzenlenen Toplu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, Van’da büyük bir coşkuyla karşılandıklarını belirterek “2023’ün başlangıcı başlıyor buradan. Bu yürüyüş bir yıl, 2023’e kadar aynı kararlılıkla devam edecek. Millet, Van’da söylediğini tüm Türkiye’den haykıracak, ‘Cumhurbaşkanımızla biriz, beraberiz, Cumhurbaşkanımızın yanındayız, dimdik arkasındayız’ diyecek.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin gelişmişlikle dünle kıyaslanamayacak bir ülke olduğunu, yarın da bugünle kıyaslanamayacak bir ülke olacağını anlatan Oktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her zaman dimdik durduğunu, güvendiği tek şeyin de milleti olduğunu belirterek “Değil altılı masa, değil yedili masa 70 de olsa 700 de olsa bize vız gelir.” diye konuştu.

Van’ın yapılan yatırımlarla çok değiştiğini, özellikle Van Depremi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gece yarısı, anında Van’a geldiğini anımsatan Oktay, şöyle devam etti:

“Edremit’ten Erciş’e kadar gittiğiniz oradaki 2011’deki durumu hatırlıyorsunuz değil mi? Cumhurbaşkanımızın burada sadece iyi günde değil zor günde de Vanlılarla dayanışma içerisinde olduğunu hem de gece yarısı anında buraya gelerek gösterdiğini, hepiniz hatırlıyorsunuz. Nasıl bir ve beraber olduğumuzu o gün. Türk’üyle, Kürt’üyle, Çerkez’iyle, Abaza’sıyla, Sünni’siyle Alevi’siyle 7’den 70’ine nasıl bir ve beraber olduğumuzu hatırlıyorsunuz değil mi? Bugün de buradayız. O gün nasıl ki ilk anda ‘Van’ı ayağa kaldıracağız hep birlikte yaraları saracağız’ dedik, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Van’ı ayağa kaldırdık mı? Yaraları sardık mı? Bir yıl içerisinde, hayal zannettiler, ‘Başkaları konuşur, biz yaparız’ diyoruz ya ‘AK Parti yapar, Cumhur İttifakı yapar’ Biz 2012’de de bunu söylediğimizde hayal zannettiler. Çünkü kendileri için 2012 değil, 2022’de bile bunu yapmak hayal olurdu.”

Cumhurbaşkanının talimatlarının gece gündüz çalışılarak yerine getirildiğini hatırlatan Oktay, “İzmir’de de gördük ne yaptıklarını, daha doğrusu ne yapamadıklarını gördük. Biz ‘Bir yılda tüm depremzedelerimize konutlarını vereceğiz’ dedik, verdik. Suyu yok denildiğinde ‘Gerekirse dağları deleceksiniz ama benim Vanlı kardeşimi susuz bırakmayacaksınız’ diyen Cumhurbaşkanımızın talimatlarını gece gündüz çalışarak yerine getirdik ama o günlerde neler çektiğimizi siz de iyi biliyorsunuz, biz de iyi biliyoruz. Türkiye’nin dört bir yanından toplanan yardımları dahi dağa kaçıracak kadar alçaklar vardı burada. Hatırlıyor musunuz o günleri. O alçakları iyi hatırlarsınız ama hep beraber dimdik durduk.” dedi.

“Türkiye’nin her yerinde bir ve beraber olduk”

“‘Milletimizin emaneti yine milletimizindir’ dedik ve o, sizlere konutlar, yollar, okullar, parklar, bahçeler olarak döndü. 45 kilometreden getirilen su olarak döndü. Bu sadece Van’da olmadı. Kastamonu’da da Bitlis’te de İzmir’de de aynı şeyi yaptık.” diyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Türkiye’nin neresinde olursa olsun, ister güneyinde, ister kuzeyinde, ister doğusunda ister batısında nerede herhangi bir sıkıntımız varsa bir ve beraber olduk.” ifadesini kullandı.

Dünyanın her yerinde yardıma ihtiyacı olanın yardımına koştuklarını belirten Oktay, şöyle devam etti:

“Biz sadece Türkiye’de de yapmadık bunu dünyada, nerede bir sıkıntı varsa ne rengine ne dinine ne coğrafyasına baktık. Anında orada olduk. Hatırlıyorsunuz değil mi? Somali’de Myanmar’da Bosna’da olduk. Suriye’de olduk, Irak’ta olduk. Dünyanın her bir yerinde olduk. Biz bugün de Ukrayna’dayız. Ne dediler Ukrayna’da? Oraya yardım etmek isteyenler ne dedi? ‘Bu insanların saç rengi göz rengi bizim saçımızın rengine ve gözümüzün rengine benziyor. Bunlar Irak, Suriye, Myanmar, Somali’deki, Libya’dakiler gibi değil. Biz insanın dinine göre ayrım yaparız saçına rengine inancına göre ayrım yaparız’ dediler. Diyen kimdi? Medeniyeti tek dişi kalmış canavar diye tanımlıyor ya şair. Kendini medeni olarak söyleyen ülkeler.”

Yardım yaparken ayrım yapmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, şunları söyledi:

“Biz yardım yaparken ayrım yaptık mı? Biz insanların saçının teninin rengine bakar mıyız, bakmayız. Coğrafyasına dinine bakmayız. Bırakın Alevi Sünni olmasına, bugün altılı masa kendi içinde bunu tartışıyor yazıklar olsun size.”

Konuşmasına okunan ezan nedeniyle ara veren Oktay, daha sonra “Biz her zaman şuna inandık; bu ezanlar susmayacak dinmeyecek. Kim ne yaparsa yapsın bu millet zalimlere karşı bir ve beraber olacak” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İzmir’de Yunanistan’a meydan okuduğunu anlatan Oktay, “İki gün önce İzmir’de Cumhurbaşkanımızın haykırışını duydunuz mu ‘Ne yaparsanız yapın hangi hayalleriniz olursa olsun Yunan’a geçit yok buradan’ dedi. 600 kilometrelik mesafeden gelip 2 kilometrelik hemen yanı başımızda adaları silahlandıran Yunanistan’a meydan okudu. bu meydan okumamız hep birliktedir.” ifadelerini kullandı.

Van’dan da “Teröre geçit yok” dediklerini aktaran Oktay, şunları kaydetti:

“Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi hayalleri kurarlarsa kursunlar. Kimden milyarlarca dolarlık destek alırlarsa alsınlar. Kimden tırlar dolusu silah alırlarsa alsınlar, bizim yüreğimiz yeter. Van’ın yüreği yeter. ‘Teröre geçit yok’ diyoruz Van’dan. Bunun için de ne gerekiyorsa hep birlikte yapacağız. Bu işin topla tüfekle silahla ilgisinin olmadığını Diyarbakır anneleri gösterdi. Van’daki analarımız destek verdiler, diğer illerimizdeki analarımız da destek verdi. Biz zalime karşı bir ve beraber oluruz dimdik dururuz. 15 Temmuz’da bu dayanışmayı gösterdik. Ne yaparsalar yapsınlar. Akıllarına hayallerine gelmeyecek şeyleri denediler. 17-25 Aralık’la denediler, olmadı. Gezi hareketiyle denediler, olmadı. 15 Temmuz’la denediler ne oldu işte Van meydanı bizi bir ve beraber kıldılar.”

Konuşmasını “2023’te gümbür gümbür sandıkları patlatacağız.” diye sürdüren Oktay, şöyle dedi:

“Peki sadece 2023’te mi kalacağız, bunun 2024’ü de var. Tüm belediyecilik hizmetlerini nasıl aldığını Van çok iyi biliyor. Şehrin ihtiyaçlarını karşılamamıza rağmen o günlerde bizi belediyeden engellemeye çalıştılar. ‘Biz size nasıl yardımcı olabiliriz’ denmesini beklersiniz halbuki tam tersiyle karşılaştık biz. Bugün de farklı değil, benzer şeylerle karşılaşıyoruz. Nasıl engelleriz de liderimiz, Cumhurbaşkanımızla Vanlı hemşehrilerimiz arasına bir mesafe koyarız. Hayal kuruyorlar. Vanlı, Cumhurbaşkanımızla arasına mesafe koydurur mu? Cumhurbaşkanımız da Vanlı kardeşleriyle arasına mesafe koydurmaz. Dağları aşan dağları delen Cumhurbaşkanı öyle ufak tefek vızıltılarla Vanlı kardeşleriyle arasına mesafe koydurmaz.”

Oktay, Van’da 150’den fazla hizmetin açılışının gerçekleşeceğini dile getirerek bunun devamının da geleceğini söyledi.

Ankara’da sele kapılan vatandaşın cansız bedenine ulaşıldı

Olay, gündüz saatlerinde Altındağ ilçesi Tatlar Mahallesi’nde meydana geldi. Öğle saatlerinde etkili olan sağanak yağış sonrası meydana gelen sel nedeniyle aracından inmeye çalışan ve sel sularına kapılan İlkay Yiğit, kayıplara karıştı. İhbar üzerine olay yerine gelen AFAD ve JÖAK ekiplerinin gerçekleştirdiği arama kurtarma çalışmaları neticesinde 26 yaşındaki sürücü İlkay Yiğit’in cansız bedenine ulaşıldı.

Doğukan Gürel – Muhammed Musab Gümüşer – Mert Cerrahoğlu

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati’den enflasyonla mücadele açıklaması
Gaziantep

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bütün dünyanın enflasyon, hayat pahalılığı denen olguyla karşı karşıya olduğunu, enflasyonun üstesinden gelmek için her türlü gayreti gösterdiklerini belirterek “Mayıs ayında kırıldı inşallah, haziranda biraz daha, temmuzda biraz daha, ağustosta biraz daha kırıla kırıla yıl sonundan itibaren başını tamamen aşağıya vermiş ve bu işin üstesinden gelmiş bir ülke olarak yolumuza devam edeceğiz.” dedi.

Nebati, AK Parti İl Başkanlığında teşkilat mensuplarıyla bir araya geldi. Burada konuşan Nebati, kendisinin hayatının da teşkilatlarda geçtiğini belirtti. Teşkilatların tam bir enerji üretim merkezi olduğunu, AK Parti’yi teşkilatların taşıdığını dile getiren Bakan Nebati, ülkedeki sessiz çoğunluğun teşkilatlarda, iş dünyasında emek sarf ettiğini, tarlasını sürerken, ağaçtan fıstığı, zeytini toplarken iyi niyetle güzellikle çalıştığını; bir de az fakat sesi çok çıkan çığırtkanların olduğunu, bunların da sürekli “Öldük, yandık, bittik, mahvolduk.” diye kötümser hikaye yaydığını anlattı. Bu güruha karşı sessizce ama kararlı adımlarla işlerini en iyi şekilde yerine getirdiklerini, memleket için çalışıp emek sarf ettiklerini belirten Bakan Nebati, Gaziantep’in tek başına 10 milyar doları aşan ihracatı olduğunu, dış ticarette fazla verdiğini ifade etti.

20 yıldır bu coğrafyada birçok sıkıntı yaşandığını, her zorlukta AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önde yürüdüğünü, “Her zorlukta mutlaka bir kolaylık vardır.” düsturuyla aynı zamanda da kararlılığıyla atılacak adımların etki analizini en iyi şekilde yaparak bunların üstesinden geldiğini vurgulayan Nebati, birilerinin de sürekli karamsar şeyler söylediğini dile getirdi.

Nebati, 2008’de dünya ekonomik krizle karşı karşıya kalınca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın krizin Türkiye’yi teğet geçeceğini söylediğini, muhalefetten ve sosyal medyadan birçok şeyin yazılıp çizildiğini ama krizin teğet geçtiğini aktararak 15 Temmuz’da bu ülkeyi karanlık emellere teslim etmek için darbe yapmaya çalışanlara karşı Erdoğan’ın “Teşkilatlarımız, milletimiz bunlara pabuç bırakmayacak” dediğini, en zor günde yine milletle birlikte bunun üstesinden geldiğini anlattı.

17-25 Aralık, Gezi olayları, 2018 kur ataklarının hepsini geçtiklerini, 2020’de salgının başladığında birilerinin yine ortaya çıkıp “Öldük, yandık, bittik, ülke kararacak, işler bitecek, fabrikalar kapanacak.” diye aynı minvalde çalıştığına ama Türkiye’nin Çin’den sonra dünyada en fazla büyüyen ülke olduğuna işaret eden Bakan Nebati, 2021’de “Fabrikalar kapanacak.” dendiğinde de ülkenin yüzde 11 büyüdüğünü kaydetti.

Şimdi Ukrayna’da savaş olduğunu, zorlukların bulunduğunu, enflasyonla mücadele etmeye çalıştıklarını belirten Nebati, “Onlar ‘Öldük.’ diyorlar, biz ‘Dirileceğiz.’ diyoruz. Onlar ‘Öldük.’ diyorlar. Biz ‘Zorlukların üstesinden geleceğiz.’ diyoruz. Onlar ‘Gelemeyeceksiniz.’ diyorlar. Geleceğiz, bu zorlukları da yeneceğiz, geçeceğiz çünkü 20 yıldır görmediğimiz bir kriz, bir sıkıntı kalmadı. Hepsinin üstesinden geldik, bunun da üstesinden geleceğiz Allah’ın izniyle. Bizim gayretimiz, milletin duası ve desteğiyle. Hep beraber bu işin üstesinden geleceğiz.” diye konuştu.

“Tüm mallarda fiyatlar, gıda fiyatları dahil olmak üzere bütün dünyada artıyor”

Dünya genelinde sıkıntı olduğunu, 2 yıl bunu hissettirmediklerini, petrol fiyatlarının 120 dolara çıktığını anlatan Bakan Nebati, şunları kaydetti:

“Gaz fiyatları almış başını gitmiş. Tüm mallarda fiyatlar, gıda fiyatları dahil olmak üzere bütün dünyada artıyor. Artmayan hiçbir şey yok ve bütün dünya da enflasyon, hayat pahalılığı denilen bir olguyla karşı karşıya. Biz de bununla karşı karşıyayız. Enflasyon var, bunun üstesinden gelmek için her türlü gayreti koyuyoruz ve göreceksiniz. Mayıs ayında kırıldı inşallah, haziranda biraz daha, temmuzda biraz daha, ağustosta biraz daha kırıla kırıla biz yıl sonundan itibaren başını tamamen aşağıya vermiş ve bu işin üstesinden gelmiş bir ülke olarak yolumuza devam edeceğiz. Hep beraber. Nasıl yapacağız? Bunu üreterek yapacağız, ihracat yaparak yapacağız. Kamu maliyesi olarak elimizden gelen tedbirlerle destek vereceğiz bu işin hızlandırılması için. Son 2-3 gündür sürekli açıklama yapıyoruz. Bakanlığımız, SPK, BDDK, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası peşi sıra açıklama yapıyor. Bu açıklamalarımız devam ederek süreci yürüteceğiz. Ne yapmaya çalışıyoruz? Enflasyonla mücadele etmeye çalışıyoruz, ülkenin gelirlerini artırmaya, ihracatımızı artırmaya çalışarak bu işleri toparlamaya çalışıyoruz. Bunları yaptıkça üzerimizdeki sıkıntıların gün geçtikçe de azalacağını göreceksiniz.”

Türkiye’nin 21. yüzyılın ülkesi olduğunu, 21. yüzyılda Türkiye’yi kimsenin durduramayacağını belirten Nebati, “Yolumuz açık. Kulaklarınızı ona buna vermeyin, Cumhurbaşkanı’mıza verin. 2023 Haziran’ında bizim adayımız belli, Recep Tayyip Erdoğan. Bizim adayımız belli de kiminle yarışacak o belli değil. Bir belli olsa kimi yeneceğimizi merak ediyoruz. Belli olsa da bizim pehlivan güçlü biliyorsunuz, geleni yeniyor, geleni yeniyor, geleni yeniyor.” dedi.

Etkinlikte, AK Parti Gaziantep milletvekilleri Ali Şahin, Müslüm Yüksel, Ahmet Uzer, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, AK Parti Gaziantep İl Başkan Eyüp Özkeçeci ve partililer hazır bulundu.

Bakan Nebati, daha sonra Kalealtı civarındaki esnafı ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu: ‘Türkiye’yi bölgesinde itibarlı bir devlet haline getireceğiz’

Çaycuma ilçesindeki toplu açılış töreninin ardından Devrek ilçesine hareket eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt tarafından karşılandı. Belediye başkanını makamında ziyaret eden Kılıçdaroğlu’na Devrek Bastonu hediye edildi.

Belediye çıkışında toplanan kalabalığa hitap eden Kılıçdaroğlu, “Bir şeyden emin olmanızı istiyorum. Sizin için Devrek için, 7’den 70’e tüm vatandaşlar için çalışan bir belediye başkanınız var. Zaman zaman önüne engel koyan olabilir. Ama belediye başkanlarınız hiçbir engelden şikayet etmeden kararlılıkla yoluna devam edecekler, sizlere hizmet edeceklerdir. Onların hizmeti değerlidir. Evlatlarınız için sizler için hizmet veriyorlar. Bir şeyden daha emin olmanızı isterim. Devrek’i, Çaycuma’yı nasıl yönetiyorsak Allah’ın izniyle Türkiye’yi de aynı anlayışla ayrım yapmadan yöneteceğiz. Millet ittifakı olarak yöneteceğiz. Bir araya geleceğiz. Vatandaşlar arasında ayrım yapmadan herkesi kucaklayarak hiç kimseyi ötekileştirmeden Türkiye’yi yöneteceğiz. Türkiye’yi bölgesinde itibarlı bir devlet haline getireceğiz. İşsizlik, yolsuzluk bunlarla mücadele edeceğiz. Göreceksiniz bu bereketli topraklarda hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Her evde huzur ve bereket olacak. Herkesin kazanıldığı hiç kimsenin kaybetmediği bir Türkiye inşa edeceğiz. Bilgiyle yöneteceğiz, birikimle yöneteceğiz.

Devleti gerçekten saygınlıkla yöneteceğiz. Herkesin devletin güvenmesine, herkesin kucaklaşmasını isteyeceğiz. Bütün vatandaşlarımızla helalleşeceğiz. Ama beşli çetelerle hesaplaşacağız. O ayrı. Kul hakkı yiyen, yolsuzluk yapan, vatandaşın hakkını yiyenlerle de hesaplaşacağız. Benim umudum da bu güzel insanları. Beraber el ele yürek yüreğe kol kola yeni bir Türkiye’yi inşa edeceğiz. Endişe etmeyin. Asla ve asla unutmayın geliyor gelmekte olan” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmalarının ardından aracına yönelirken bir bebeği sevdi. Ardından vatandaşlarla görüşerek aracına binerek ilçeden ayrıldı.

Onur Altındağ – Sertaç Özdemir – Fikri Erdem – Murat Sulucak

Selde kalan motosikletli çöken yolda aracın tekerine sıkıştı

Ankara’nın, Mamak ilçesinde bulunan Akşemsettin semti Misket Mahallesi 623. Sokak’ta yaşanan olayda selden etkilenen motosiklet sürücüsü, aynı caddede bulunan bir aracın tekerine sıkıştı. Olayı gören vatandaşlar hemen motosikletlinin yardımına koştu. Başka bir araca bağlanan halat yardımıyla motosikleti çekmeye çalışan mahalleli, bir yandan da motosikletin sıkıştığı aracı elleriyle itmeye çalıştı.

Motosikletlinin bulunduğu sokakta ise araçlar yol boyunca sürüklenirken bölgede bulunan evlerin garajlarına ve bodurum katlarına su bastı. Selde aracı sürüklenen bir vatandaş, “Buraya iş için gelmiştim. Araç kapının önünde duruyordu. Bir anda yağmur bastırdı. Yağmurdan sonra aracım yaklaşık 500- 600 metre sürüklendi. Aracın içinde değildim ama yanına geldiğimde kurtaramayacağımı anladım. Eğer binseydim ben de sele kapılıp gidecektim. Yetkililerden yardım bekliyorum. Tahmini 15-20 bin liralık zararım var şu anda. Yukarıda da bir motosikletli arkadaşımızı kurtardık” dedi. Mustafa Gül isimli vatandaş ise, “Sel baskını yaşadık. Yoldaki asfaltı kaldırdı. Şimdi araç suyun içinde kaldı. Suyun takviye edilmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Oğuzhan Halil Özbek – İbrahim Çakmak